Kent Mektupları
ANNELER GÜNÜ
Arif Atılgan
Sabahları yürüyüş yaptığım
parktan, oturduğumuz apartmanın yanındaki iki katlı evin damına bir çift martının
yuva yapmış olduğunu görmüştüm. Erkek martı bacanın üzerinde nöbet bekliyorken
anne adayı martı sabırla yumurtalarının üzerinde yatıyordu. Birkaç gün sonra
anne olanı damda dolaşmaya başlamıştı. Artık yuvada minik yavruları vardı.
Eşimle sahildeki büyük
havuzlu kafeteryada otururken yanımızdaki masada iki genç anne küçük bebekleri ile
oturuyorlardı. Bir tanesininki 5 aylık, diğerininki ise 1,5 yaşında imiş.
Büyük olanı yürümeyi yeni
öğrenmiş olduğu için olsa gerek devamlı ortalıkta dolaşıyordu. Doğal olarak annesi
de peşinde. Zira küçük afacan daima en olmadık yerleri keşfetmek istiyordu.
Küçük olanın annesi ise bebeğini
uyutmuş daha rahat bir konumda idi.
Biz eşimle kendi aramızda
onların çok işleri olduğunu, bu çocukların okula gideceklerini, sınavlara
gireceklerini, erkekse askere gideceklerini, sonra işe gireceklerini ve
evleneceklerini konuşuyorduk. Bu arada kendimizin bütün bu aşamaları
bitirdiğimizi, üstelik çocuklarımızın (oğlumuz ve gelinimiz) sorunları da
olmadığı için en keyifli dönemimizi yaşadığımızı sohbet ediyorduk.
Yalnız kalan anne
konuşmalarımızı duymuş olacak ki bize döndü ve önce iltifat etti. Daha sonra
sohbete başladık. İsteyerek bebek yapmaya karar verdiğini, çok mutlu olduğunu
söyledi.
Biz her genç anne babaya
verdiğimiz öğüdü verdik. Çocuklarını acelesiz büyütmelerini söyledik. Bir an
önce yürüsün biran önce okula gitsin vs anlamında acele etmemelerini, hepsinin
zaten zamanı gelince gerçekleşeceğini ifade ettik. Harika bir olay olan çocuk
büyütmenin tadını çıkarmalarını anlatmaya çalıştık.
Espri olsun diye anneler
gününde bebeğinden hediye bekleyip beklemediğini sorduğumda ciddiye alarak ‘ilk
anneler günüm, babası hediye alacaktır herhalde’ diye cevap verdi. Belli ki
annelik gururunun kendisine hissettirilmesini arzu ediyordu.
Bu arada diğer anne de geldi.
Biraz sonra toparlandılar ve iyi günler dileyerek henüz birer melek olan
bebekleri ile gittiler. İkisi de tüm anneler gibi güzeldiler.
Bir süre sonra biz de kalktık
ve kafeteryanın önündeki çayırlık alanda yürümeye başladık. Bu arada her zaman
kafeteryanın havuzunda yüzerken gördüğümüz ördeklerden birinin civcivleri ile çimenlerin
üzerinde dolaştığını gördük. Onlara doğru hamle yaptığımızda anne ördek derhal
bize doğru tıslamaya başladı. Anne ne kadar yumuşak olursa olsun yavrusu için
derhal sertleşiveriyordu.
Annemde, eşimde ve gelinimde
anneliği gördüm. Babalar baba olduktan sonra baba olurlar, anneler ise
doğduklarında..Bu sebepten olsa gerek bütün canlı türlerinde dünyanın en güzel görüntüsü,
kaç yaşında olurlarsa olsunlar, bir anne ile çocuğunun görüntüsüdür.
Bütün kadınların anneler günü
kutlu olsun.
BİR BABA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder