Mimar Mektupları
GERÇEK ÖZGÜRLÜK VE GERÇEK
SEVGİ
Arif Atılgan
Özgürlük, genellikle insanın aklına estiği gibi
davranması ve yaşaması anlamında anlaşılmaktadır. Yani Özgürlük, daima o andaki
çıkarının olduğu duruma göre karar vermek, halk tabiri ile rüzgârı arkasına
alarak hareket etmek olarak bilinmektedir.
Hâlbuki Gerçek
Özgürlük, insanın kendi koyduğu ilkelerin bulunduğu hedefe doğru yürümesi demektir.
Bu hedef koşullara göre değişmez, oynamaz. Dolayısıyla rüzgâr bu tip insanların
arkasından değil, aksine çoğunlukla önünden ve yanlarından gelmek durumundadır.
Gerçek Özgürlük,
bireyin özgürlüğü anlamını taşımakta ve günümüz şartlarında çok ta kolay bir
davranış şekli olmamaktadır.
İnsanlar Gerçek Özgür
olmadan şan, şöhret, para, makam sahibi olabilirler. Ancak bilinir ki bir insanın
Dünyada aldatamayacağı tek kişi yine o insanın kendisidir. Yani insan sahip
olduğu “değerlerin” nasıl kendisinin olduğunu en iyi kendisi bilir.
Gerçek Özgür
insanlar kendi yaşam koşullarının, herkese eşit uygulanan ve doğru kuralları
olan bir toplumun içersinde daha üst düzeyde olacağı bilinci içerisindedirler. Onlar
için olmazsa olmaz olan yaşam kuralı, tüm toplum mutlu ise kendilerinin de
mutlu olacağı şeklindedir. Bu yaşam kuralının sağlanması ise sağlam yapılı kamu
kurumları ile gerçekleştirilmek durumundadır.
Dolayısıyla Gerçek
Özgür insanlar, kamu ve toplum yararını en iyi savunan insanlardır.
Neo Liberal sistemde insanların birbirleri ile rekabet
etmesi, yarışması ve önlerine çıkan fırsatları kaçırmaması kavramları
bulunmaktadır ki, bu kavramlar asla Gerçek Özgür insanların kabul edebileceği
kavramlar değillerdir
Toplum, içersinde
bulunan Gerçek Özgür insanların fikirlerinin serbestçe tartışılmasından çıkan
sonuçlarla kurallarını üretmek durumundadır.
Gerçek Özgürlük
kavramının yanında Gerçek Sevgiyi de ele almakta yarar vardır.
Genel olarak Sevgi,
tüm canlılar arasında duyulan güzel duygular olarak tarif edilir. Ancak daha
çok, Sevgi denilince insanların birbirlerine karşı duyduğu iyi duygular
anımsanır. Bu duygular, onu düşünmek, onu mutlu etmek, ona saygı duymak, ona
karşı özverili ve hoşgörülü olmak gibi herkesin kendince güzel bulduğu birçok davranışlar
olarak tarif edilebilmektedir. Hatta daha ileri gidilerek ona karşı sabırla
tutkulu kalabilmek te Sevgi olarak ifade edilebilmektedir. Seven birinin
sevdiğine daima özlem duyması, ona karşı daima fedakârlıklarda bulunması da bu
duygulara eklenebilmektedir. Bütün bunların Sevgiyi anlatan bazı tanımlar
olduğuna kimsenin itirazının olamayacağı açıktır.
Ancak bütün Sevgi
tariflerinde her şeyden önce sevdiğine sahip olabilmek amacı bulunmaktadır. Hâlbuki
Gerçek Sevgi, gerektiğinde sevdiğin için sevdiğinden vazgeçebilme erdemini
gösterebilmektir.
Sevgi sadece
insanlara veya canlılara özel bir duygu değildir. Her şeye karşı oluşabildiği
gibi insanlarla kurumlar arasında da bu duygu gerçekleşebilir.
Gerçekten Seven, Gerçek
Özgür insanların çoğalması dileğiyle herkese istedikleri gibi geçecek bir 2012
yılı dilerim.
ARİF ATILGAN OCAK 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder