Kent Öyküleri
YALOVA’DA ATILGAN SOKAK
Arif Atılgan
Yalova’daki evimizin bulunduğu sokağın adı Atılgan
Sokak kondu.
1924 mübadelesinde dedemler Yalova’nın Hacı Mehmet
Köyüne gelmişler. Babam İstanbul’a okumaya gitmiş. Dedem, babaannem ve diğer 3
kardeş köyde kalmışlar. Drama’daki yerlerine karşılık olarak verilen arazilerde tarım
yaparak geçinmişler.
Eski Tarlanın (Kırmızı) Üzerinde Atılgan Sokağın (Yeşil) Bugünkü Oluşmuş Durumu. Alanın Diğer Tarafları Henüz Arazi Konumunda.
Eski Tarlanın (Kırmızı) Üzerinde Atılgan Sokağın (Yeşil) Bugünkü Oluşmuş Durumu. Alanın Diğer Tarafları Henüz Arazi Konumunda.
1950-60 lı yıllarda çocukken, yaz mevsimlerinde köye
gelip bir süre kalırdık. Buradakilerle aynı yaşamı paylaşırdık. Tarla sürme, sığır-koyun
gütme vs gibi işlerde biz de yanlarında giderdik. Arazilerden biri olan
Karatepe’deki 16 dönümlük tarla da ekilen yerlerden biriydi.
Burada tütün, buğday ekilirdi. Tütün ekildiğinde, sabah
erkenden tütün kırmaya gidilir, toplanan tütünler bohçalarla eve getirilir,
evde iplere dizilip kuruması için askılara asılırdı. Onları İstanbul’daki çiroz
asılan askılara benzetirdim. Buğdayda ise tarla karasabanla sürülür, tohumlar
saçılarak ekilir, hasat zamanı orakla biçilir, harman yerinde taneleri
ayrılırdı.
Annem-Babamlar da geldiğinde yani bütün sülale hep birlikte
olunduğunda gerçekleştirilen ziyafet anılarımdan birini bu tarlada yaşamıştım. Köydeki
evde koyun kesilmiş, içi temizlenmiş, büyük bir tepsiye konarak bahçedeki köy
fırınının içinde mis gibi kızartılmıştı. Buna ‘çevirme’ derlerdi. Pişen koyun
Karatepe’deki tarlaya getirilmişti. Tarla kenarında bulunan ağaçların
gölgesindeki ziyafeti unutmam mümkün değildir. Bütün çocuklar gibi yemeğin
lezzeti kadar birlikte olmaktan da mutlu oluyordum.
Atılgan soyadlı sülale yaklaşık 100 yıldır Yalova’da
vardır.
1980 lerde babam ve amcamlar arazileri paylaştıklarında
Babam İstanbullu olduğu, üstelik çocukları da okuduğu için Ona ‘Senin ihtiyacın
yok’ diyerek en değersizi olan bu imarsız tarlayı vermişlerdi. Diğerlerine imar
gelmişti bile.
Buraya 2010 lu yıllarda imar geldi. Babam, annem,
ağbim göremedi. Kalan 3 kardeş, parsellerden üçüne birer villa yaptık. Öyküsü bu LİNK'e tıklanarak okunabilir: Yalovada 3 Beyaz Villa
Artık yarı Yalova’da yarı İstanbul’da yaşıyorum.
Burası yeni planlanmış bölge olduğu için henüz sokak
isimleri konmamış, sokaklar numaralanmış. Yalova Belediye’sine, ‘Burada Atılgan
soyadlı sülalenin 100 yıllık öyküsü var. Sokağın isminin Atılgan konması için..’
başvuruda bulundum.
Babam Hüseyin Atılgan ata topraklarımızda olmamızı
istiyordu. Bu sebepten ortak varlıkları paylaşırken kardeşleriyle sorun
çıkarmadığını düşünüyorum. Hacı Mehmet Köyü mezarlığına gömülmek istediğini
defalarca söylemişti. Evimizden baktığımızda karşı tepede mezarlığı
görüyoruz. Eminim ki mutludur.
Sokağımızın adı ATILGAN SOKAK oldu. Yalova
Belediyesine teşekkür ederim.
Babam Hüseyin Atılgan’ın ruhu şad olsun.
Bu öyküyü bilerek yazdım. Yıllar… Yıllar sonra bu
sokağın adını merak edenler Atılgan Blogumdan sebebini öğrenebilsinler istedim.
ARİF ATILGAN AĞUSTOS 2017