2015 Yazıları
YELDEĞİRMENİ’NDE
CİNAYET
Arif Atılgan
Yeldeğirmeni’nde bir esnaf kartopu oynayan
gençlerden birini öldürmüş. İnsan canına mal olan bütün haberler canımı acıtır
ama bu haber hepsinden fazla acıttı. Çünkü: Yeldeğirmeni bizim büyüdüğümüz
semt.
Eski yıllarda Yeldeğirmeni’nde yaz akşamları
herkes evinin önüne kilim serer, çay içer, komşularla sohbet ederdi. Biz
çocuklar da saklambaç oynardık. Geç vakit iki meyhane boşalırdı. Oradan
çıkanlar Arnavut kaldırımı sokağın ortasındaki iri taşlardan meydana gelen,
sokağı ikiye bölen çizgiden giderlerdi. Meyhaneden çıkışta birbiriyle kavga
eden tiplerden olanlar bile etrafa rahatsızlık vermemek için başlarını öne eğip
yürürlerdi. Hele esnaf semtlilerle aile gibiydi. Zaten semtin esnafları
sülaleden gelme olurdu genellikle.
Daha birkaç gün önce Yeldeğirmeni Sanat Merkezinde
sunum yapmış semtin geçmişini anlatmıştım. Konuk konuşmacılardan eski
Yeldeğirmenli Sayın Semavi Eyice kış mevsimlerinde kar yağdığında denize dik
inen sokaklardan aşağıya merdivenleri kızak yaparak kaydıklarını anlatmıştı.
Bizim çocukluğumuzda da aynı şekilde kayardık. Sokaklarda hiç araba olmayan o
yıllarda bazılarımız kendi kızağımızı da yapabilirdik Semavi Beyin zamanından
farklı. Etrafa verdiğimiz rahatsızlık kartopu oynamaktan çok daha fazlaydı. En
abartılı şekilde kartopu da oynardık.
Bugün bu semtte bir esnaf kartopu oynayanlardan
birinin canına kast ediyor. Çok ama çok üzücü..
Yazık.
Konuyu şehircilik açısından incelemeye kalkarsak
3-5 yıl önce Tophanede bir sanat galerisi olayı anımsanabilir. Ama şimdi
acımızı yaşayalım.
Yeldeğirmeni’nde 30-40 yılda olacakları 3-4 yıla
sıkıştırıp ‘canlandıranlar’ ne yapar bilemem.
Ancak bu olay bizlerin yani eski
Yeldeğirmenlilerin başını eğik yapacak. Biz eski Yeldeğirmenliler semtimizle
anılırız.
Herkese Sabırlar. Herkesin Başı Sağolsun.
AA Şubat 2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder