19 Temmuz 2015 Pazar

Kent Mektupları



BABALAR GÜNÜ
Arif Atılgan

Evin çocuğu, annesinin karnında olduğu öğrenildiği günden itibaren tüm ailenin ilgisini üzerine çeker, daha sonra yine anne karnındaki kıpırtıları ile de herkesle iletişim kurmaya başlar. Doğumdan sonra hastaneden kucağınıza alarak eve getirdiğiniz küçük canlı, üzerine koyduğunuz hasır sandalyeden dışarı taşmayacak kadar miniktir. İlk günler annesinin sütü ile beslenmesi ve kaka yapması herkesi çok sevindiren olaylardır. Tadına varabilmek için her ne kadar zamanın yavaş geçmesini isteseniz de, o hızla gelişimini sürdürür. Önce gülmesi ve yerinde doğrulması müthiş olaylardır. Sonra konuşması, yürümesi.. Bu arada sadece annelerin duyumsadığı bir şey vardır ki o da annesinin sütü yerine normal gıdalara geçerek annesinden ilk adım uzaklaşmasıdır. Okula gitmeye başlaması ise ikinci adım uzaklaşmasıdır bu anlamda. Arada eğer erkekse sünnet olur. Okullar, sınavlar birbirini takip eder. Bazen okul yeterli olmaz anne baba için, ek eğitimlere gönderilir bir yandan. Ama o günlerde biter. Bazen yine de yeterli bulunmaz, olanakları elverdiğince yurt dışına ek tahsil için göndermek isteyebilirler çocuklarını, hem de onun Dünya Vatandaşı olmasını istedikleri için. Ardından işe başlar. Eğer erkekse askere gider gelir çocuğunuz. Her safhada bir adım daha uzaklaşmaktadır aileden.

Ancak anne baba  için en önemli eserdir o. Gururlanırlar eserleri ile..
Bir gün çocuğunuz ‘ben evleneceğim’ der. Eseriniz ‘bana müsaade’ demektedir. Söz, nişan, kına gecesi hızla geçen süreçlerdir. Sıra nikâh gününe gelmiştir. Son akşam yemeğini yersiniz birlikte. Sabah ise son kahvaltınızı yaparsınız. Sabah çocuğunuzu kapıdan yolcu ederken bu gidişin, ardından su dökülecek bir gidiş olmadığının bilincindesinizdir.
Nikâh, düğün. Artık ev sessizdir.

Bu durumda burukluk yaşamayan anne baba yoktur herhalde. Ancak farkına varırsınız ki aslında bir çocuğunuz daha olmuştur. Üstelik yeni çocuğunuzun ailesinin katılımıyla ailenizde genişlemiştir. Yeni bir dönemdir artık yaşayacağınız. Seveceğiniz iki çocuğunuz vardır.

Çocuğunuzun çelimsiz bacakları güçlenmiş, sevmeyi öğrenmiş, kendine eşini bulmuş ve artık kendi ailesi ile yoluna devam etmek istemiştir. Doğanın kanunları işlemektedir.

Sevgili Çocuklar
Bilin ki ömür boyu ailesini kendilerine belli etmeden koruyup kollamaya çalışan babalar, bu sebepten duygusuz gözükseler de aslında herkes kadar duyguludurlar.
Hepinizin yolu engelsiz olsun.
Sevgiler.


Arif Atılgan MİMDAP HAZİRAN 2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder