13 Mart 2015 Cuma

Haydarpaşa



HAYDARPAŞA GARI
Arif Atılgan

Haydarpaşa Çayırında, 1872 yılında İlk İstasyon Binasının,1889 yılında Dalgakıranın ve 1903 yılında Liman Tesislerinin inşası ile yolcu taşımacılığının yanında deniz ve demiryolu ilişkisi de kurularak yük taşımacılığı da yoğun ve sağlıklı bir şekilde yürütülmeye başlanmıştı. Ancak zamanın padişahı 2.Abdülhamid buradaki yapıları yeterince gösterişli bulmamış ve ‘Bunca km demiryolu yaptım memlekete, çelik rayların ucu Haydarpaşa’da. Koca binalarıyla liman yaptım, yine belli değil. Bana o rayların denize kavuştuğu yere öyle bir bina yapın ki, ümmetim baktığında ‘buradan bindin mi, hiç inmeden Mekke’ye kadar gidilir’ desin’ demişti. Bu söz üzerine şimdiki Gar Binası’nın yapımı çalışmaları başlatılmıştı.

Haydarpaşa Gar Binası inşasına iki Alman mimar Otto Ritter ve Helmut Cuno tarafından 30 Mayıs 1906 yılında başlanmış ve inşaat 19 Ağustos 1908 tarihinde bitirilmiştir.

Bina denizden doldurulmuş alana yapılmıştır. Önce 21mt uzunluğunda 1100 ahşap kazık üzerine yapılan ızgaralar üzerine Hereke’den getirilen açık pembe renkli mermer bloklar yerleştirilmiştir. Bu mermer blokların üzerine 2.50mt genişliğinde temel duvarları örülerek monte edilmiştir. Bodrum Kat öndeki geniş mermer basamaklı merdivenin altı ile irtibatlıdır. Bu merdivenlerin altı boş olup, çelik taşıyıcı ve taş duvar üzerine mermer basamakların uzunlamasına yerleştirilmesiyle gerçekleştirilmiştir. Yekpare mermer olan basamakların üst yüzeyleri silinmiş, cilalanmış, altta kalan kısımları ise kaba bir şekilde bırakılmıştır. Sahanlıktaki mermerlerde aynı şekilde işlenmiş ancak onların alt yüzeyleri sahanlık olduğu için düz bırakılmıştır.

Binanın, bodrum katta devam eden temel duvarlarının üzerine zemin katta 1.60mt kalınlığındaki taşıyıcı yığma duvarlar örülmüş, bu duvarların cepheye gelen taraflarına 0.40mt kalınlığında taş kaplanmıştır. Gar Binası’nın bütün cephesinin kaplandığı bu taşlar , (Lefke) Osmaneli’nden getirilmiş olup, açık nefti sarı renktedir ve kolay işlenebilir bir yapıdadır. Ortada ise 2.00mt/2.00mt ölçüsünde Fil Ayakları oluşturulmuştur. Fil ayaklarının ortasında takribi 0.40mt/0.40mt ölçüsünde boşluklar bulunmaktadır. Bu boşluğun ısı farklarından dolayı kolonun çatlamasını önlemek için olduğu tahmin edilmektedir.

Zemin Kat Duvarlarının ve Fil Ayaklarının üzerine çelik kirişler konmuş ve birinci normal katın döşemesi bu şekilde taşıtılmıştır.

Yolcu Salonunun üzerinde asma kat bulunmamaktadır. Salon yüksek tutulmuş, etkileyici bir mekân yaratılmıştır. Ancak iki yandaki binalarda zemin kat ile birinci kat arasında asma kat oluşturulmuştur. Yani U şeklindeki Gar Binasının deniz tarafındaki binasında asma kat bulunmamakta, U nun iki kolundaki binalarında ise asma katlar bulunmaktadır.

                                           Gar Binasının Yan Cephelerinde Asma Kat Var

Gar Yetkililerinden aldığım bilgiye göre Gar Binasının Kat Yükseklikleri Bodrum Kat 3.25mt, Zemin Kat (Ön Cephe)10.91mt, Zemin Kat (Yan Cephe) 7.38mt, Asma Kat 3.53mt, 1. Kat 5.85mt, 2. Kat 4.88mt, 3. Kat 3.33mt dir. Kaldırım Kotu ile Zemin Kat Tabanı arasındaki yükseklik 2.00mt, Kaldırım Kotu ile Bodrum Kat Tabanı arasındaki yükseklik farkı ise 1.25mt dir.

HAYDARPAŞA GAR BİNASI KADIKÖY CEPHESİ KAT YÜKSEKLİK ÖLÇÜLERİ
çatı taban
3,33 metre
3. kat taban
4,88 metre
2.kat taban
5,85 metre
1. kat taban
3,53 metre
Asma kat taban
7,38 metre
kaldırım

Normal katlarda binanın dışı 0.80mt lik taşıyıcı yığma duvarla çevrilmiş, cephelerine ise zemin katta olduğu gibi 0.40mt kalınlığında taş kaplanmıştır. İç kısımlarda ise Zemin Kat Tavanındaki çelik kirişlere bindirilmiş olan taşıyıcı çelik konstrüksiyon sistem bulunmaktadır. Koridor duvarları, iki tuğla duvarın arasında 1.50 mt arayla düşey ve yatay yerleştirilmiş çelik taşıyıcılarla oluşturulmuştur. Çelik taşıyıcıların araları kapı ölçüleri boş bırakılacak şekilde düşünülmüştür. Bu çelik taşıyıcı sistem tavanlarında ki volta döşemenin kirişleri vasıtasıyla dış yığma duvarlar üzerine binmektedir. Yani bu binanın taşıyıcı sistemi yığma + çelik konstrüksiyondur. Normal katlardaki duvar kalınlıkları ise koridorlardaki uzunlamasına duvarlar 0.55mt, bölme duvarları 0.18mt ölçülerindedir.

İki yanında üzeri fenerli kuleler bulunan binanın çatısı 15 mt yüksekliğinde Alman tipi çatıdır. Çatı üstünün eğimli kısmı arduvaz plaka kaplama, üzerindeki 6 mt lik düzlük bakır kaplama, iki kulenin üzeri çinko kaplama, kulelerdeki fenerlerin üzeri ise kurşun kaplama olarak inşa edilmiştir. Çatının taşıyıcı sistemi çelik ve ahşap olarak geçekleştirilmiştir.

                        Çatı Arduvaz, Düzlük Bakır, Kuleler Çinko, Fenerler Kurşun Kaplama.

Planı, bir kolu uzun bir kolu kısa U şeklinde düşünülen binanın, Liman tarafındaki kısa kol tarafı trenlerin gemilerle yük irtibatını sağlayabilmek için, Kadıköy tarafındaki uzun kol ise yolcularla irtibatını sağlayabilmek için düşünülmüştür. Bu sebepten Kısa Kol tarafında ofisler, Uzun Kol tarafında ise bekleme salonu, tuvaletler, restoran, gişeler, PTT ve alt katında da İnzibat Karakolu bulunmaktadır. Bina ilk olarak 2525 m2 arsa üzerine kurulmuş ama bugün 3836m2 lik bir alana yayılmış durumdadır. Yaklaşık olarak 2500 m3 lefke taşı, 1300 m3 beton, 1140 ton demir, 520 m3 kereste, 1900 m3 sert ağaç, 6200 m3 arduvaz çatı kaplaması kullanılmıştır. Liman tarafındaki kısa kolun önüne daha sonra alçak katlı uzun bir bina daha yapılmıştır. Bu bina uzun yıllar gümrük binası olarak kullanılmış, 1970 li yıllardan sonra lojman, kafe, depo olarak kullanılmıştır.

                                                                  Gar Binasının Planı

Üst kattaki odalardan birinin tavanında, bugüne kadar kalabilmiş, elle yapılmış kalem işi tezyinat bulunmaktadır. Daha sonraları stilize edilerek TCDD nin amblemi olacak olan bu resim ‘uçan tekerlek’ olarak da anılan ‘kanatlı tekerlek’ tir. Liman tarafındaki odalardan birinde ise sağlık hizmeti verildiği belli olmaktadır. Zira bu odada o yıllarda röntgen cihazı bulunmakta imiş. Bugün o röntgen cihazının tavana asıldığı demirler hala yerinde durmaktadır. 

Haydarpaşa Gar inşaatında Alman mimar, mühendisler çalışmış ancak özellikle taş işlerinde İtalyan ustalar çalışmıştır.

Binanın Cephesindeki taş işçiliği son derece ilgi çekici ve başarılıdır. Yukarı doğru daralan kulelerde üzerinde ejderha bulunan, gül desenli taş 1976 yılında yapılan restorasyon çalışmalarında çürütme tekniği ile yerinden çıkarılmış, boş kalan yuvasına yenisi yerleştirilmiştir. Yenisinin dışarıda bir usta tarafından tekrar yapılmasının 45 gün sürdüğünü yetkililer söylemektedir. Bir taşın bu kadar uzun zamanda hazırlandığı hesap edilirse bütün binanın cephesindeki taşların çok uzun sürede hazırlanabileceği bellidir. Belli ki taş ustaları önceden çalışmaya başlamışlardır. Yani inşaat önceden planlanmıştır.

Ancak eski fotoğraflarda tespit edilebilen bu ejderha şeklinin bugün yerlerinde görülemediğini de ifade etmek isterim.

Temelindeki mermer bloklar Gar Binasını depreme karşı izole etmeye yaramaktadır. Yani yer sarsıntısını Binaya yansıtmamaktadırlar. Gar Binası’nın mimari tarzı için Art-Nouveau süslemelerle bezenmiş Neo Klasik tarz diyebiliriz.

28 Kasım 2010 tarihinde yangın geçiren bina 1 Şubat 2012 tarihinden itibaren atıl hale sokulmuştur. Umarım en kısa sürede eski işlevine döner.
ARİF ATILGAN HAYDARPAŞA KİTABI


















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder