12 Mart 2015 Perşembe

Haydarpaşa



1900 LÜ YILLAR
Arif Atılgan

Üzerinde tarih olarak 1900 yılının yazılı olduğu, Haydarpaşa’yı da içine almış olan, Moda’dan Kuzguncuk’a kadar tüm sahili gösteren alttaki haritayı incelediğimizde o tarihlerdeki Haydarpaşa Limanı’nın ve ilk istasyon binasının durumunu daha açık anlayabiliriz.

Ancak bu haritanın 1850 lerden önce hazırlanmış olduğunu tahmin ettiğimi ifade etmek isterim. Zira burada Selimiye Kışlası’nın henüz kara tarafındaki binasının inşa edilmediği açık olarak görülmektedir. Yani Kışlanın, bitmiş şekli olan dikdörtgen değil U şeklinde olduğu belli olmaktadır.

Selimiye’de ilk Kışla Binası 1800 lü yılların başında Padişah 3. Selim tarafından ahşap olarak inşa ettirilmişti ve bu günkü kışladan daha küçüktü.
  

                              1840 lı Yılların Haritası (Haydarpaşa 1900 lü Yıllarda İşlenmiş)

Kanuni Sultan Süleyman döneminde (1520- 1566) Selimiye Çevresi, Sarayın yazlık semti olarak şekillenmeye başlamıştı. Bu anlamda şimdiki Selimiye Kışlası’nın sahilinde Kavak adıyla bilinen kıyıda Kavak Sarayı inşa edilmişti. Bu saray Topkapı Sarayı gibi yönetimsel bir yapı değil, daha çok yazlık nitelikte bir yapı olarak kullanılmıştı. XVIII. Yüzyılda yöneticilerin Boğaziçi’ni keşfetmeleri ve o tarafa yönelmeleri ile bu kıyılarda yeni yapılanmalar başlamıştı. Nitekim 3. Selim zamanında (1789- 1807) Kavak Sarayı elden çıkarılmış, zaman içinde Yapı tamamen yok olmuştur. Bu gün Kavak Sarayı’ndan birkaç mermer parçanın Topkapı Sarayında bulunduğu bilinmektedir.

                                                                      Kavak Sarayı.

Sultan 3.Selim, Kavak Sarayı’nın biraz üst tarafına Selimiye Kışlası’nı inşa ettirmişti. Ancak bu Kışlanın şimdiki görkemli yapı ile hiçbir ilgisi yoktur.

3.Selim artık bir sorun haline gelmiş bulunan Yeniçeriler yerine yeni bir ordu kurmak istemiş ve bu ordunun adına da yeni düzen anlamında Nizam-ı Cedid denilmiştir. Nizam-ı Cedid Ordusu için kışla yeri aranmış, Aksaray çevresinde Yeniçeri Kışlaları bulunduğu için Levent Çiftliğindeki alanda bir kışla kurulmuştu. Ancak burası Nizam-ı Cedid Askerleri için yeterli olmayınca 1794 yılında Selimiye’de kışla yapımına Padişah tarafından izin verilmişti. Bu kışla ahşap malzemeyle yapılmış, askerin talim yeri olarak ta Kavak Sarayı’nın Bahçesi olan şimdiki Harem ve Haydarpaşa Garının bulunduğu alanları da içine alan Haydarpaşa Çayırı kullanılmıştı. III. Selim, kışlanın yapımında gayret gösteren sadrazamı Haydarpaşa’nın adını da buraya resmen vererek onu onurlandırmıştı. Bu kışlanın inşaatı 1801- 1802 yıllarında başlamış, 1805- 1806 yıllarında bitirilmişti. Ancak Kışla, 1807 yılında Padişahın tahttan indirilmesi ile son bulan isyanlardan sonra yeniçerilerin eline geçecek ve yakılacaktı.

Bugünkü Kışla Sultan 2.Mahmud’un zamanında başlatılmış, Sultan Abdülmecid döneminde bitirilmişti. İlk önce 1827 yılında Deniz tarafındaki bina inşa edilmiş, 1842 yılında o binaya dik iki bina inşa edilerek yapı U şekline sokulmuş, 1850 yılında kara tarafındaki bina da inşa edilerek kışla şimdiki dikdörtgen haline getirilmişti. Bu dikdörtgenin denize paralel kenarı 267mt, dik kenarı ise 200mt dir.

İşte bu Vaziyet Planında Kışlanın kara tarafındaki kenarı açık olduğundan, Planın 1850 den önceki yıllara ait olduğu belli olmaktadır. Plana sadece Haydarpaşa Limanı’nın olduğu bölgenin 1900 yılında işlenmiş olduğu açıkça belli olmaktadır. Planda Liman Tesisleri olarak Silo, Depo, Gümrük Binası, Liman Polisi, Elektrik Santralı, Rıhtım İdaresi, Pasaport Dairesi, Bekleme Salonu bulunmaktadır. Bunlardan Pasaport Dairesi bazı araştırmacılar tarafından Askeri Karakol olarak belirtilmektedir. Ancak bu konuda diğer araştırma yapanlar binanın kısa bir süre Pasaport Dairesi olarak kullanıldığını, daha sonraları başka amaçlara da hizmet ettiğini ifade etmektedirler. Bu anlamda Karakol olarak da kullanıldığını ret etmemektedirler. Silo ve Depo Binalarının haricindeki binalar o yıllarda İstanbul’da bulunan iki İtalyan mimar D’Aronco ve Vallaury’nin tesiri ile olsa gerek oryantalist bir mimari tarzdadır denilebilir.

Bu yapıların çoğunun mimarı 1902 yılında Anadolu Demiryolları Şirket-i Osmaniyesi’nde göreve başlayan Emile Faracci, müteahhidi Piyer Ojiye, inşaatın sorumlusu ise alman Ph. Holzmann şirketinin başmühendisi Woldrop’tur. Bu binalardan günümüze Silo, Pasaport Dairesi (Askeri Karakol)  ve önce hangar sonra onun önüne büro binası ilavesiyle yapılmış olan Elektrik Santralı binaları kalmıştır.

Alana, daha sonra 1903- 1908 yıllarında Muhacir Misafirhanesi inşa edilmişti. Muhacir Misafirhanesi Mimar Kemaleddin’in erken dönem eserlerindendir. Önce Tıbbiyenin daha sonra Veterinerlik öğrencilerinin kullandığı bina 1956 yılında etrafına eklemeler yapılarak DDY nin Dikimevi olarak hizmet etmiştir. Semtte yaşamış olan eski insanların söylemlerine göre 1. Dünya Savaşı sonrası işgal yıllarında Haydarpaşa’ya konuşlanan İngiliz Birlikleri de bu binayı kullanmışlardı.
ARİF ATILGAN HAYDARPAŞA KİTABI


































Hiç yorum yok:

Yorum Gönder