23 Şubat 2023 Perşembe

 DEPREM ÜZERİNE DÜŞÜNCELER

Ülkemizin deprem kuşağında olduğunu biliyoruz. Unuttuğumuzda bize anımsatıyor zaten. Bu anlamdaki düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.

Yüklü sayıda bina stokumuz var. Bazıları eskidir bazıları yeni. Bazıları zayıftır bazıları güçlü. Tartışılır. Ama ne olursa olsun konuşmamız gereken bir gündem vardır. Kullanılan binalara kullananlar tarafından yapılan tahribat...

Güneydoğu Anadolu Depremi

Yıllar önce yaşadığım bazı örneklerden bahsedeyim.

Soğuk demircim anlatıyor. Banka şubesi olacağı söylenen bir dükkâna kasa dairesi yapıyorlarmış. Fiks bir ölçüsü olmak zorundaymış. Bunun için kolonu kesmek zorunda kalmışlar. Kanım dondu.

Eskiden inşa ettiğim bir binadan, banyosunda rutubet olduğunu söyleyen biri aradı. Tesisatın nerelerden geçtiğini bildiğim için patlak yeri kolay tahmin edeceğimi söyledi. Gittim. İnceledim. ‘Bir de alt kata bakayım’ dedim. Alt kata indim. Bir de baktım ki kiriş delinip doğalgaz borusu sokulmuş. Esas konuyu unuttum. ‘Niye beni çağırmadınız? Kirişi bozmuşsunuz. Ben size demirsiz bir nokta gösterirdim.’ Deyince ‘Usta bekleyemedi.’ Dediler. Çıkarken zemin kattaki dairenin de bodruma sızan su kaçağını gördüm. Onlara da demirlerin korozyona uğrayacağını söyledim.

1999 depremi sonrası Kadıköy Belediyesiyle Mimarlar Odası olarak ortak çalışma yapmış, binaları dolaşıp sorunlarını tespit etmiştik. Bazılarında, bodrum katlara konan su depolarının rutubetiyle perde beton demirleri korozyon yapmıştı. Onlar binanın üst kısmıyla bağlantı kurarlar... Bir de E5 üzerindeki gecekondular çok sorunluydu. 

Küçükbakkalköy’de birine proje yapmıştım. Duvarlardan taşan kolon-kiriş dişlerini beğenmemişti. ‘Şunları düz yapamadın mı?’ diye kızmıştı... 1999 depremi sonrası beni aradı. ‘Sorun mu var’ diye düşünüp gittim. Aksine, ‘Haklıymışsın. Helal olsun sana.’ Dedi. Başkalarında sorunlar olmuş meğer. Ama benim için söylenti oluşturmuştu. Dolayısıyla kendisi de tanıdıkları da hiç proje yaptırmamıştı bana.

Binaları kullananlar keyiflerine göre değişiklikler yaparlar. Kesinlikle inşaat bittikten sonraki değişiklikler izinli olmalıdır. Biten her binanın sorumlu mimarı olmalı ve Onun haberi olmadan musluk değiştirmek dâhil binada hiçbir onarım yapılmamalıdır. Ayrıca belediyenin bilgisayarında bir sayfa oluşturulmalı yapılan her işlem oraya işlenmelidir.

İstanbul’un zemin yapısı için de birkaç şey yazayım... Ben bu konuları ortalık yerde konuşmam aslında. Ama herkes adres belirterek konuşuyor. Yine de dikkat edeyim. Avcılar ve Gürpınar sahillerinin bazı kısımlarına dikkat… Denize kayar. Yıllar önce Mimarlar Odası Afet Komitesi başkanıyken oralarda çok çalıştım. Dere ve deniz kenarlarına da dikkat edilmeli. Darıca’ya kadar uzanan Anadolu yakasının sahilindeki yüksek yerlerin bazılarında, üstteki zeminin yapısı alttakinden yaşlı çıkar. Bu da gösterir ki üstteki tabaka tepelerden kaymış gelmiştir. Dolgudur. Jeolojik zamanlarda tabii. Yine de başkaları gibi fazla detaylara girip insanları korkutmayayım.

Bir de DASK’tan bahsetmek istiyorum… 1999 depremi sonrası binaların sigortalanması gündeme gelmişti. Ancak sigorta şirketleri bu riske girmediler. Bunun üzerine devlet DASK’ı kurmuştu. Aslında doğru bir karardır. Nasılsa sonunda zararları devlet karşılıyor. Hiç değilse bir kısmını DASK ile tahsil etmiş olacaktır. Ancak burada yapılan bir eksiklik DASK’ın yaygınlaşmasına engel olmaktadır. Yıkılan binaya klasik sigorta hesabı yapılmamalıdır. Açık bir şekilde tekrar inşasının sağlanacağı meblağın ödeneceği belirtilmelidir. Hatta direkt inşası yapılmalıdır. Bu devletin sigortasıdır. Tamamı ödenirse DASK daha yaygın olabilir. Dolayısıyla bu tip afet durumlarında devlet yaptığı ödemelerin bir kısmını önceden almış olur. 

Bir de uyarıda bulunayım. Deprem bölgesinde hurdaya çıkmış arabaları görüyorum. Derhal ve en kısa zamanda bu arabalar kayıttan düşülmelidir. Aksi takdirde çenç (change) olabilirler. Ne demek istediğimi anlayanlar anlamıştır.

Son olarak… Biz kayıt kuyut işlerini pek sevmeyiz. Sevmeliyiz.

ARİF ATILGAN ŞUBAT 2023                                    https://arifatilgan.wixsite.com/arifatilgan/single-post/deprem-%C3%BCzeri%CC%87ne-d%C3%BC%C5%9F%C3%BCnceler

http://atilganblog.blogspot.com/2023/02/deprem-uzerine-dusunceler-ulkemizin.html

 

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder