AYRILIK
ÇEŞMESİ’NİN 417 YILI
Arif Atılgan
Çeşme,
1600’lü yılların başlarında yapılır. 1638 yılında 4. Murad’ın Bağdat Seferine
çıkışından itibaren Ayrılık Çeşmesi adını alır. Birçok Padişah, komutan buradan
Anadolu’ya sefere çıkmış. Her yıl hacı adayları buluşup Kâbe’ye gitmişler. Yüzlerce
yıl insanlar, hayvanlar başında oturup dinlenmiş, su içmiş. Namazgâhında
padişahlar da, halk ta namaz kılmış.
En
son 1930’lu yıllarda kullanıldığını anlıyoruz fotoğraflardan. Küçük bir tepenin
üzerinde uzaklardan görünen bir röper noktası olmuş yüzyıllar boyunca.
1930’larda
Ayrılık Çeşmesi
1940’lı
yıllarda toprağa gömülmüş.
1950’li ve 60’lı yıllarda yarıya kadar toprağa gömülü olduğunu anımsıyorum. Çocukluğumda üzerine çıkıp ‘Kale Bizim’ oynardık.
1950’li ve 60’lı yıllarda yarıya kadar toprağa gömülü olduğunu anımsıyorum. Çocukluğumda üzerine çıkıp ‘Kale Bizim’ oynardık.
1980’li
yıllarda Kadıköy Belediyesi tarafından yol seviyesi indirilip Çeşme ortaya
çıkarılmış. Ama su bağlanmamış.
2007 yılında YELDEĞİRMENİ kitabım için araştırma yaparken Çeşme meydandaydı. Ancak
yalakları ve arkasındaki namazgâh toprak altındaydı.
Bir
aralık buradan başka yerlere taşınmak istendi. O yıllarda Mimarlar Odası
Başkanıydım. Uğraştık, vazgeçtiler.
2008
yılında restorasyon çalışmaları için kazılar yapıldı. Kadıköy Belediyesi büyük
bir afişle bunu ilan etti. Çeşmenin yalakları ve namazgâhı ortaya çıkarıldı.
2008
yılından sonra bir kere daha restorasyon için çalışmalar yapıldığını
anımsıyorum. Ancak çalışmalar sonuçlanmadan tekrar kapatıldı. Sadece toprak
altında kalmış olan arkasındaki namazgâh ortaya çıkarılmış şekilde bırakıldı.
2010
lu yıllarda etrafında Marmaray çalışmaları başladı.
2014
yılına gelindiğinde Çeşme, etrafında yapılan köprü, merdiven gibi tesislerin
alt kotunda kalmıştı. Kaldırımın dibinde, yalakları tekrar kapatılmış, sadece namazgâh
taşları görünen şekildeydi.
2015
yılına gelindiğinde Ayrılık Çeşmesinin durumunda değişiklik yoktur. Hatta 2017
yılının başlarında da aynı durumdadır.
2015 Yılında
Çeşmenin Durumu
2017
yılının Ekim ayında Çeşmede ve Namazgâhında bazı çalışmalar yapılmaktadır. Arkasında
bulunan namazgâhın Çeşmeye yakın küçük bölümü ele alınmış. Burada tarihi taşlar
kaldırılmış, yerine göründüğü kadarıyla beyaz kesme taşlarla namazgâh duvarı düzenlenmiş.
Ayrıca namazgâh duvarı Çeşmenin arkasında devam etmezken orada da duvar
örülerek devam ettirilmiş. Namazgâhın Çeşmeye uzak büyük bölümü ise yok
sayılmış.
Umarım
tarihi taşlar atılmamıştır.
2017 Yılında
Çeşmede yapılan “Restorasyon” Çalışması
Çalışma
yapıldığı için Çeşmenin etrafı çevrilmiştir. Ancak restorasyon çalışmasında
kesinlikle tabela olması ve tabelada yapılan işlerle ilgili bilgi olması
gerekir. Böyle bir şey yok. Öte yandan yapılan işlerde yanlışlıklar olduğu
belli olmaktadır.
Kadıköy’ün
ortasında, ilçenin günümüze kalmış en eski tarihi eseri olan Ayrılık Çeşmesinin
kimliği yok edilmektedir.
Ayrılık
Çeşmesi 400 yıldır oradadır. Yüz yıllarca bir başlangıç noktası olmuştur
Anadolu’ya gidenler için. Sanırım bu sebepten Metro İstasyonuna Ayrılık Çeşmesi
adı verilmiştir.
Kadıköy’ün
günümüze kalmış en eski sinema binası olan tescilli eser tarihi Özen Sineması
Yeldeğirmeni’ndedir. Restore edilip Yeldğirmenlilerin kullanımına açılacağına,
kaçak tadilatla hangar haline getirilip başka amaçla kullanılıyor. Yine
Kadıköy’ün günümüze kalmış en eski eseri Ayrılık Çeşmesi de
Yeldeğirmeni’ndedir. Burası da aynı muameleye tabi tutuluyor.
Yeldeğirmeni
adeta kasıtlı olarak geçmişinden koparılmak isteniyor. Ama tarih yok ediliyor.
Kent hafızası ortadan kaldırılıyor.
Bu
yazı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, İBB, Kadıköy Belediyesi, 5 Nolu Koruma
Kurulu, Valilik, Kaymakamlık ve ilgilenen tüm kurumlara bilgilendirme dilekçesi
olarak kabul edilsin. Umarım bir işe yarar.
ARİF
ATILGAN EKİM 2017
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder