MELİH
KORAY’I KAYBETTİK
Arif Atılgan
Melih Beyi mimarlık
okuduğum yıllarda Kadıköy’deki inşaat tabelalarında tanımıştım. 1960 lı
yılların ikinci yarısı. O yıllarda O bir efsaneydi.
1980 li yılların
sonlarında Mimarlar Odası Kadıköy Temsilciliğindeki üye toplantılarında
tanışmıştık. Meslek Odasını severdi. Hevesini kıranlar olmuştu.
2000 li yıllarda Ben
Mimarlar Odası Başkanı olduğumda kendisine özel ilgi gösterdim. Odanın etkinliklerine
devamlı gelmeye başladı.
2010 lu yıllarda
Mimarlar Odasındaki yöneticiliğim sona ermişti. Kendi BLOG umda, mimarlık
Sitelerinde, bazı yayınlarda kentle ve mimarlıkla ilgili yazılar yazıyordum.
Bir gün bir öğretim
üyesi aradı. ‘Arif Bey, Bağdat Caddesinde Melih Koray binaları da Kentsel
Dönüşümde yıkılıyor. İlgilenmiyor musunuz?’ dedi. İlgilenmez miyim? ‘Her işe
karışıyorsun’ diyenler olur diye kararsızdım. Bir işaret bekliyordum. Caddenin
tamamının korunması gerekirdi.
Melih Koray ile bir
çalışma yaptık. Bilenler bilir. Çok mutlu oldu. O çalışma ilerde semeresini
verecektir.
Sık sık arardı. Bazen
konuşamazdık. Konuşmada sıkıntı çekiyordu. ‘Görüşelim’ derdi. İstanbul dışında
inşaat yapıyordum. Fırsat buldukça uğrardım. Sevinirdi.
Geçenlerde telefon
geldi. Hastanede dediler. Gittim. Komadaydı. Gözleri ve tek parmağıyla beni
tanıdığını hissettirdi. Her zamanki gibi ‘Nerdesin? Görüşelim’ diyordu sanki. O
gün, olacağı tahmin etmiştim. Bugün defnettik.
Melih Koray’ın
mimarlığını şu kısa cümleyle özetleyebilirim: O gri yani renksiz mimar değildi.
Başımız sağ olsun.
Arif Atılgan Eylül 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder