ERTAN KUNTER’İ KAYBETTİK
1960 ların başlarıydı.
Kapalı tribünü ahşap olan eski Fenerbahçe Stadında Yeldeğirmeni-Acıbadem maçı
oynanıyordu. Yeldeğirmeni’nin sağaçığı Ertan Ağbiydi. Küçük fiziğiyle çok iyi
oynuyor bir de gol atıyordu. İri fizikli santrafor Yavuz Ağbi gol sonrası O’nu
adeta kucağına alarak kutluyordu. O, ilk defa orada dikkatimi çekmişti. Muhitte
büyüklerimizdendi. Küçük olduğumuz için içeri giremediğimiz fırının
karşısındaki Nedim’in Kahvesinde O’nu dışarıdan görürdüm. Sakin, abartılı davranışı
olmayan bir insandı.
İyi oynadığım için
çocuk halimle büyüklerin arasında oynatılır, bu yüzden o yıllarda
Fenerbahçe’nin küçük fizikli sağaçığı Mustafa’nın lakabı olan Mikro lakabıyla
çağrılırdım. Yine bir gün Halitağa Caddesinde tren yolu köprüsüne gelmeden
soldaki arsada büyükler top oynarken beni de almışlardı bir takıma. Ertan Ağbi
de oynuyordu. Onunla oynamak havalandırmıştı beni.
1970 li yıllarda TRT nin
TV yayınları başlamıştı. Siyah beyaz TV de maçlar şifresiz naklen
yayınlanıyordu. Ertan Ağbi o yayınlarda spor muhabiri olarak yer alıyordu. TV
deki ilk spor muhabirlerindendi. Hatta belki de ilkti.
Eski adıyla muhit yeni
adıyla semt insanları ünlü de, zengin de olsalar büyüdükleri çevreden
kopamazlar. Tabii muhit muhitlikten çıkmamışsa.. Oradaki kahvehaneye,
meyhaneye, berbere, fırına, bakkala, manava takılmadan yapamazlar. Ertan Ağbi
de hep semtimizdeydi.
O beni, ben büyüdükten
sonra tanımıştı. Ben O’na Ağbi derdim, O bana siz diye hitap eder ‘Nasılsınız?’
derdi. Yıllar geçtikçe sakin, beyefendi kişiliği daha da belirginleşmişti.
1 Şubat 2015 tarihinde
Yeldeğirmeni’nde ortaokulun yanındaki restore edilerek Sanat Merkezi haline
getirilmiş olan tarihi kilisede semtimizle ilgili sunum yapacaktım. Sunum
sonrası eski Yeldeğirmenlilerin anılarını kaydetmek istiyordum. Bir çok eski
semtlimiz gibi Ertan Ağbiyi de davet etmiştim. ‘Tabii gelirim’ demişti. Sonraki
günlerde, ‘Bir hastane durumu olabilir ama yine de gelmeye çalışacağım’
demişti. Etkinliğe gelememişti. Belindeki fıtıkla ilgili operasyon sırasında
pankreasında kötü bir sorun görmüşlerdi sonradan öğrendiğim kadarıyla.
Daha sonraları da zaman
zaman görüşüyor, kısa sohbetler yapıyorduk. Semte çok sık gidemiyordum. O’nu
son gördüğümde ilkbaharın sonlarıydı sanırım. Her zamanki gibi kahvenin cam kenarına
oturmuştum. O, yan masada gazetelere
bakıyordu. Rahatsız etmedim. İşini bitirip başını kaldırdığında beni görmüş
‘Nasılsınız?’ demişti. ‘Sağol Ertan Ağbi, iyiyim’ demiştim. Tadı yoktu. Sohbete
girmeden kalkmış, ‘İyi günler’ demiş ve gitmişti.
Bir daha görüşmedik,
vedalaşmışız o gün.
Yalova’ya yeni geldim,
TV den O’nu kaybettiğimizin haberini öğrendim. Cenazesine katılamayacağım.
İstanbul’dan gelmemiş olsam gelişimi bir gün ertelerdim. Lütfen özellikle tüm
eski Yeldeğirmenliler katılsın.
Ertan Kunter semtimizde
yetişmiş gerçek beyefendilerdendir.
‘Güle güle Ertan Ağbi’.
Hepimizin Başı Sağolsun.
AA
HERKESIN BASI SAGOLSUN:: ESKI TAHTA STADTA BENDE YELDEGIRMENI MACI IZLEMISTIM:: YENI RAHMETLI OLAN ENISTEM ERHAN COSKUN OYNUYORDU; AGABEYI ERGUN COSKUN DA..RESIMLERI BIR ARA YOLLARIM
YanıtlaSilHERKESIN BASI SAGOLSUN:: ESKI TAHTA STADTA BENDE YELDEGIRMENI MACI IZLEMISTIM:: YENI RAHMETLI OLAN ENISTEM ERHAN COSKUN OYNUYORDU; AGABEYI ERGUN COSKUN DA..RESIMLERI BIR ARA YOLLARIM
YanıtlaSilSavaş Bey siz bizim arka sokak olan Yurttaş Sokakta mı oturuyordunuz?
YanıtlaSilSavaş Bey siz bizim arka sokak olan Yurttaş Sokakta mı oturuyordunuz?
YanıtlaSil