Kent Mektupları
HAYDARPAŞA GARI
Arif AtılganHAYDARPAŞA GARI
Haydarpaşa Garı ile ilgili tasarlanan ilk proje 1980 li yıllarda
duyulmuştu. Bu projeye göre Gar Söğütlüçeşme İstasyonuna taşınacak, Haydarpaşa
Garı banliyö istasyonu durumuna sokulacak, Gar Binası ise otel olacak
deniliyordu. Söğütlüçeşmeden tünele girecek olan trenler yer altından Avrupa
yakasına geçeceklerdi. Uzun süre bu konu gündeme gelmemiş, halk tarafından
tamamen unutulmuştu. Ancak konu, 2000 li yıllarda daha değişik bir şekilde, Marmaray
Projesi adıyla tekrar gündeme geldi. Bu sefer tünel İbrahimağadan başlayarak
Avrupa Yakasına geçecek ama en önemlisi Gar ve Liman alanı yapılaşmaya
açılacaktır.
Bu yazıda Alanın tamamını kapsayan planla ilgili değil, sadece
Gar Binası ile ilgili konuyu işlemek istiyorum.
10 Kasım 2010 tarihinde Garda onarım restorasyon çalışmaları
için İTÜ Arı Teknokent bünyesindeki TehnoBee Firması ile sözleşme yapıldığı
öğrenilmiştir. Bu sözleşmenin yapılmasından 18 gün sonra 28 Kasım 2010
tarihinde Gar Binasının çatısında yangın çıkmış ve binanın üst katları oturulamaz
duruma girmiştir. Bunun üzerine çatının onarılması konusu ile birlikte binanın
projesinin de bulunmadığının farkına varılmış ve Rölöve-Restütisyon-Restorasyon
(3R) Projelerinin elde edilmesi ihtiyacı ortaya çıkmıştır.
Çatı Arası
Haydarpaşa ile ilgili 16/01/2011 tarihinde Mimar Sinan
Üniversitesi Konferans Salonunda yapılan SOS Haydarpaşa’ya Sadakat Panelinde
konuşan yetkililer ilk defa ‘Gara yeni işlevler kazandırılmalıdır, alt katlarda
otel çatıda kafe olabilir, dolayısıyla halk da yararlanabilir’ gibi ifadeler
kullanmışlardır. 08/02/2011
tarihinde TCDD,TechnoBee Akademik Firması ve Firma bünyesinde İTÜ Rektörlüğü
tarafından atanan Bilim Danışma Kurulu, İTÜ Ayazağa Kampüsü Süleyman Demirel
Kültür Merkezinde STK lar ve Medya mensuplarına bir bilgilendirme toplantısı
gerçekleştirmişlerdir. Bu toplantıda ise binanın fonksiyonunun değişeceği daha
belirgin ifadelerle gelenlere açıklanmıştır. Yine bu toplantıda anlaşılmıştır
ki kurulan Danışma Kurulu Binanın 3R Projelerinin hazırlanmasında etkin
olacaktır.
Uçan Tekerlek
1908 yılından bugüne kadar her zaman trencilerin kullandığı Gar
Binasının artık sadece alt katı trencilere bırakılacak, üst katları ise otel,
kültür, turizm gibi yeni fonksiyonlara hizmet edecek şekilde düşünülmektedir. Çatısında
ise kafe-restoran düzenlemesi yapılarak insanların oradan denizi ve manzarayı
seyretmelerinin sağlanacağı ifade edilmektedir.
Kule
3R Projelerinin elde edilmesi prosedüründe danışma kurulu
oluşturulması diye bir şey olmadığı bilinmektedir. Projelerin hazırlanması
kendini kanıtlamış Proje Bürolarından birine işin verilmesi şeklinde olur. Bu
proje bürosunun hazırladığı 3R Projeleri her safhada ilgili Kültür Varlıklarını
Koruma Bölge Kurulu (KVKBK) tarafından incelenerek onaylanır. Daha sonra ilgili
belediyesinden ruhsat alınarak restorasyon uygulaması gerçekleştirilir. Burada
alışılmışın dışında bir Danışma Kurulu oluşturulmuştur. Dolayısıyla Danışma
Kurulunun 3R Projelerinin hazırlanmasında yönlendirici olacağı akıllara
gelmektedir. Yani Binaya, kendisini asıl işlevinden uzaklaştıran işlevler
konulacağı belli olmaktadır.
Kat Koridoru
Bu anlamda yeni işlevler 2 şekilde konabilmektedir. Birinde mal
sahiplerinin isteğine göre binanın aslı değiştirilmeden restorasyon projesinde yeni
fonksiyonlar önerilebilir. Diğerinde ise, binanın tarihinin araştırıldığı
restütisyon projesinde daha önce o binada bazı fonksiyonların olduğu bulunarak
gösterilir, bu fonksiyonlar uygulamanın yapılacağı restorasyon projesine tekrar
konulur. Özellikle binanın çatısında kafe-restoran olmasını isteyen bazı
yetkililerin Almanya’ya giderek Gar Binasının orijinal projelerini aradığını
işitmiştik.
Gar’ın Önündeki Merdivenlerin Sahanlığının Altı
Hâlbuki Ben, belki de Haydarpaşa Garı, Gar Alanı ve Çevresinin
bütünüyle ilgili az sayıdaki araştırmalardan biri olan Haydarpaşa Kitabımı
hazırlarken Binanın projesinin bulunmadığını öğrenmiştim. Bugün Almanya’dan
getirilmiş bir proje ortaya çıkarılıp Binanın çatısında kafe-restoran varmış
gibi gösterilmesinin hiç doğru bir davranış şekli olmayacağını belirtmek
isterim. Binaya ancak restorasyon projesinde yeni fonksiyon teklifi ve ilgili
KVKBK nun bu teklifi kabulü ile yeni işlevler konabilir. Bu durumda sorumluluk
ilgili Kurulun üyelerinde olacaktır. Zira TCDD, Danışma Kurulu ve Proje Müellifi
sadece teklifi yapanlar olacak, esas bu teklifi onaylayan KVKBK konunun sorumlusu
olacaktır.
Ayrıca, çalışmalar herkese açıklanmadığı için dışarıdan doğruluk
derecesinin ölçülemediği duyumlarla bilgi sahibi olunabilmektedir. Örneğin: Restorasyon
projesinde Garın iç tarafına, üst katlara ve çatıya çıkılabilmesi için saydam
bir asansör kulesi düşünüldüğü duyulmaktadır. Umarım bu duyum gerçek değildir.
Zira binanın bugünkü konumunda üzeri örtülü olan, iç tarafındaki söz konusu alanın
bu hali bile orijinaline uygun değildir.
Üzeri Örtülü Alanın Orijinali
Üzeri Örtülü Alan
Haydarpaşa Gar Binası aslına uygun restore edilmelidir. Gerek Gar
Alanı ve gerekse Liman Alanı ise 100 yılı aşkın zamandır olduğu gibi
kullanılmalıdır.
Dünyada en değerli kültür mirasları bugün hala kullanılmakta
olan endüstriyel kültür mirasları olarak kabul edilmektedirler. Haydarpaşa Garı
ve Limanı, günümüzde de halka hizmet etmeye devam eden, kentin içersinde canlı
bir müze gibi bulunmaktadırlar. Bu tip bina ve tesislerin kentlerin hafızaları
olduğunu asla unutmadan, onlara layık oldukları değer verilmelidir.
ARİF ATILGAN ŞUBAT 2012Sevgili Dostlar
Gelişmelerle ilgili en sağlıklı bilgileri Kent Ve Demiryolu sitesinden edinebiliyoruz. Edindiğim bilgilere göre 2012 yılında yukarıda yazdıklarım maalesef gerçekleşiyor sanki.
elinize sağlık
YanıtlaSil