Mimarlara Mektuplarım
KADIKÖY’ÜN DÜNÜ, BUGÜNÜ VE YARINI
KADIKÖY’ÜN DÜNÜ, BUGÜNÜ VE YARINI
Arif Atılgan
Kadıköy’ün geleceğini görebilmek için geçmişine de bakmak
gerekmektedir. Böyle bir araştırma için ise Kadıköy’ün en eski iki semti olan
Yeldeğirmeni ve Moda’yı gözlemlemekte yarar vardır. Kadıköy İskelesinden karaya
doğru baktığınızda soldaki tepede Yeldeğirmeni, sağdaki tepede ise Moda
semtleri bulunmaktadır.
Kadıköy İskele Meydanı 1920 li
Yılların Sonu.
Yeldeğirmeni, 1453 yılında Osmanlı’nın İstanbul’a gelmesiyle
oluşmuştur diyebiliriz. Osmanlı’nın süvari birlikleri Haydarpaşa Çayırı’nda, piyade
birlikleri ise şimdiki Halitağa Caddesi’nin bulunduğu düzlükte talim yapmaya
başlamışlar.15. ve 16. yüzyıllarda bu iki kalabalık arasında kalan alanda bahçeli
evlerin oluştuğu göze çarpmaktadır. Semt 1774 -1789 yılları arasında Padişah 1.
Abdülhamid tarafından yaptırılan 4 yeldeğirmeninden adını almaktadır. Bu
yeldeğirmenleri bugünkü İbrahimağa, Rasimpaşa Camii, Eski Karakol ve Osmangazi İlkokulu’nun
bulunduğu yerlerde imiş. 1789 -1807 yılları arasında ise Padişah 3. Selim zamanında
semtte sokaklar oluşmaya başlamış.1845 yılında Kadıköy’ün ilk postanesi
İzzettin (Aziziye) Sokakta faaliyet göstermiş.1872 yılında Kuzguncuk Dağhamamı’nda
çıkan yangın sonrası burada yaşayan Yahudilerin Yeldeğirmeni’ne taşınmasıyla ve
kendilerine bu semte karakter veren apartmanları inşa etmeleriyle bugünkü
Yeldeğirmeni oluşmaya başlamış.
Yeldeğirmeni en güzel günlerini 1923 -1970 yılları arasında
yaşamıştır.1970 sonrası kat karşılığı inşaatçılığın hızlanması, buradaki eski
alçak binaların yok olmasına sebep olmuş. Semt, gerek yıkılan alçak evlerin ve
gerekse ayakta kalan apartmanların eski sahiplerinin bölgeyi terk etmesi ile
bakımsız kalmış, çevre kötüleşmiş ve çöküntü alanı durumuna girmiş. Ancak yine
de Yeldeğirmeni’nde kalan binalar eskiyi anımsatabilmektedirler. Yani Yeldeğirmeni’nin
binaları kalmış ama insanları yok olmuş diyebiliriz.
Haydarpaşa’dan Yeldeğirmeni’nin
Görünüşü 1900 lü Yılların Başı.
Moda, ilk olarak 19. Yüzyılın sonlarında Avrupa’dan gelen Levantenlerin
ve daha sonra azınlık adı verilen insanların yerleşmesi ile göze çarpmaktadır. Ağırlıklı
olarak İngilizlerin olduğu bu topluluk içersinde Fransız, İtalyan, Alman
uyruklular ile Ülkede yaşayan Rum, Ermeni, Yahudi gayrimüslimler bulunmaktadır.
Ayrıca o yıllarda Osmanlı’nın ileri gelenleri, bürokrat, sanatçı, bilim
insanları da bu semtte ikamet etmeye başlamışlar. Bu ilgi üzerine semt Moda
adıyla anılmaya başlamış ve ileriki yıllarda semte resmen bu isim verilmiş. Burada
batı kökenli okullar, kiliseler Yeldeğirmeni’ndekilerden daha önce faaliyete
başlamışlar.
Modada da en güzel günler 1970 li yıllara kadar yaşanmıştır.
Yine kat karşılığı inşaatçılık sebebi ile Moda’daki evler de yıkılıp yerlerine apartmanlar
inşa edilmiş, onlardan günümüze neredeyse hiç örnek kalmamıştır. Ancak Moda
popülerliğini kaybetmemiş, çevre kötüleşmemiş, çöküntü alanı olmamış ve eski
Modalılar semtlerini terk etmemişler. Yani Yeldeğirmeni’nin aksine, Moda’nın
insanları kalmış binaları yok olmuştur.
Moda 1890 lar.
Günümüzde, Kadıköy’ün Merkezinde ticaret ve eğlence
fonksiyonlarının yoğunluk kazandığı gözlemlenebilmektedir. Bu fonksiyonların
Yeldeğirmeni ve Moda’ya doğru çıkma ihtimali iki semt için de risk olabilmektedir.
Yeldeğirmeni ve Moda’nın eskisi gibi mahalle kültürlerini koruyabilmeleri için
buralarda insanların ikamet edebilmelerinin sağlanması gerekmektedir.
Birbirlerine zıt gelişme göstermiş olan bu iki eski semtimizden
hareketle Kadıköy’ün bütününe bakmak ta mümkündür. Kadıköy, batıda Haydarpaşa,
doğuda Bostancı, kuzeyde E -5 güneyde deniz ile sınırlanmış bölgede yer alan
bir yerleşim alanıdır. 1970 li yıllara kadar Yeldeğirmeni, Moda, Hasanpaşa gibi
eski semtlerinde devamlı yerleşim olan, Kızıltoprak-Bostancı arası ise sayfiye
yeri olarak kullanılan Kadıköy, daha sonra örnek bir ikamet alanı durumuna
girmiştir. Ancak 2000 li yıllarda yeni inşa edilen ve inşa edilmek istenen AVM
ler, oteller, iş merkezleri Kadıköy’e hızla yeni bir görüntü getirmektedirler. İlçede
sakinlik giderek ortadan kalkmakta ticaret, eğlence sektörleri ağırlık kazanmaktadır.
Bu şekilde devam edildiğinde Kadıköy’de ikamet eden insan sayısı hızla
azalabilecektir.
Yeldeğirmeni ve Moda semtlerine baktığımızda, Yeldeğirmeni’nde
olduğu gibi bölgede düzgün bir fiziki çevre sağlanamadığında insanlar
semtlerini terk etmekte, buna karşılık Moda’da olduğu gibi bölgede düzgün bir
fiziki çevre sağlanabildiğinde ise insanlar semtlerini terk etmemektedirler.
Kadıköy’ü de bu iki eski semtimizin gelişmesine bakarak
inceleyebilir miyiz? Bu inceleme ile Kadıköy’ün geleceğini saptayabilir miyiz?
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Anadolu 1. Bölge
Temsilciliği olarak 23/ 10/ 2010 cumartesi günü Caddebostan Kültür Merkezi’nde düzenleyeceğimiz
Kadıköy’ün Dünü, Bugünü ve Yarını başlıklı panelimizde değerli panelistlerimizle
bu saptamayı bulmaya çalışacağız.
Temsilciliğimizin çalışma programında Alternatif İstanbul
2010 Avrupa Kültür Başkenti Etkinliklerimiz olacağını ifade etmiştik. Bunlardan
birincisi 19/ 09/ 2010 pazar günü Yeldeğirmeni Kemal Atatürk Lisesi Bahçesinde,
bölgemizdeki Yaz Okulu Öğrencilerimiz, eski Yeldeğirmenliler ve katılan
meslektaşlarımızla birlikte düzenlediğimiz Yeldeğirmeni Buluşması idi.
Kadıköy’ün Dünü, Bugünü ve Yarını Panelimiz ise bu anlamdaki ikinci
etkinliğimiz olacaktır.
ARİF ATILGAN MİMARLARA MEKTUP EKİM 2010
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder