Kent Mektupları
SARAÇLAR ÇEŞMESİ
Arif AtılganSARAÇLAR ÇEŞMESİ
Karacaahmet Mezarlığı ile ilgili
araştırma yaparken Mezarlığın 14 mevkiinden birinin Saraçlar Çeşmesi Mevkii
olduğunu tespit etmiştim. Tarihi Mezarlık Kızıltoprak’a kadar devam edermiş.. Saraçlar
Çeşmesi bölümü, İbrahimağa Camii çevresi ile Ayrılık Çeşmesi arasında kalan alanmış.
1776 yılında Saraçlar Kâtibi Abdullah
Efendi burada namazgâhlı bir çeşme yaptırmış. Çeşme ve çevre Saraçlar adıyla
anılmış.
Leonardo De Mango’nun ‘Haydarpaşa’ Tablosu (1897)
Taş ve tuğladan yapılan çeşmenin ayna
taşında hem musluk hem de kitabe bulunmaktadır. Ayna taşının arkası çeşmenin haznesidir.
Haznenin üzerindeki set namazgâh olarak kullanılmıştır. Çeşmenin altındaki
yalağın her iki yanında hayvanların su içmesi için geniş yalaklar varmış.
Yakındaki pınarlardan gelen su devamlı akmaktaymış.
Kitabesinin sözleri Şekercizade Seyyid
Feyzullah Sermed’e aittir.
Habbeza nüzhet-feza-yı kıt’a-i huld-i
berin
Kim nazir olmaz ana sahn-ı feza-yı
gülistan
Sahibü’l hayr itdi icra iki ma-i müstefad
Nuş eden bir kâsesin bulur hayat-ı cavidan
İstirahat itmeğe bi-tab olan züvvar içün
Doğrusu muhtac idi bir böyle tarha bu mekân
İsteyen alsun vuzü’ kılsun namaz itsün
du’a
Eylesin tahsil-i gufran-ı Hüda-yı
müste’an
Sermeda tarihin işrab et ataş-ı ümmete
Suffa-i nadide “aynan fiha tecriyan”
1190 (1776)
Sonraki yıllarda namazgahın bulunduğu
set üzerinde bir kır kahvesi yapılmış.. Üsküdarlı ressam Hoca Ali Rıza çeşmenin
tablosunu yapmış. Tarihçi Süheyl Ünver bu tablodan bahsetmekte ve kendisinin de
çeşmenin başındaki kahvehanede 1915-1920 yıllarında Tıp Fakültesine giderken
ders çalıştığını ifade etmektedir. Ayrıca yine o yıllarda Çeşmenin yalağından
taşan sulardan meydana gelen doğal havuzda kazların ördeklerin yüzdüğü
yazılmaktadır. Saraçlar Çeşmesi yakınında yaşamış olan yazar Hicran Göze, Kadıköylü
Yıllarım adlı kitabında buradaki anılarından bahsetmiştir.
1956 yılında yapılan yol çalışmaları
sırasında çeşme ve kır kahvesi tamamen molozların altında kalmış, yok olmuştur.
Eski Planda Çeşmenin Yeri
İbrahimağa’dan Karacaahmet Türbesine
doğru giden, Osmanlının Sürre Alayının kullandığı Tören Yolu da bu çeşmeden
dolayı Saraçlar Caddesi olarak anılmıştır. Günümüzdeki adıyla Dr Eyüp Aksoy
Caddesinin deniz tarafında Sadrazam Halil Hamid Paşanın mezarının olduğu sofa
bulunmaktadır. Halil Hamid Paşanın iki mezarı vardır. 1. Abdülhamid zamanında
reformlara imza atan Halil Hamid Paşayı çekemeyen diğer devlet ileri gelenleri
kendisi hakkında söylentiler çıkararak idamının gerçekleşmesini sağlamışlardır.
1785 de Bozcaada’da idam edilen sadrazamın vücudu Adaya, başı ise İstanbul’da
Karacaahmet Mezarlığına gömülmüştür.
1950 li, 1960 lı yıllarda Ayrılık Çeşmesi Mezarlığının arkasındaki yol molozlarla kaplı, kullanılmayan bir durumda idi. Ayrılık Çeşmesi de yarısına kadar molozların içersinde idi. İbrahimağa Camiinin köşesindeki çeşmenin yalağından İbrahimağa Çayırında otlayan koyunlar su içerlerdi. Çevrede kurbağa sesleri eksik olmazdı. Şimdiki AVM nin bulunduğu alan ise yoldan birkaç metre çukurda kalan, ortasında bostan kuyusu olan zerzevat tarlası idi.
Saraçlar Çeşmesi Kadıköy’ün yok olan tarihi
değerlerinden biridir.
ARİF ATILGAN HAZİRAN 2012
Not:2020'de yeniden düzenlenmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder