EUPHEMİA, SAİNT EUPHEMİA VE AYİA
EUPHEMİA
Arif Atılgan
Euphemia.
300’lü yıllarda Kalkedon. Bizans Roma İmparartorluğu’nun
bir kenti. Kalkedon da Roma’ya bağlı. Henüz Hıristiyanlık kabul edilmemiş.
Euphemia, Kalkedon’da yaşayan zengin bir ailenin kızı. Hıristiyanlığı kabul eder.
İsa’ya inanır. 303 yılında önce işkenceye tabi tutulur daha sonra yakılarak öldürülür.
Euhemia, Kalkedon dışında ailesinin yaptırdığı mezar
binasına, o zamanki adıyla martiriona gömülür. Mezar yeri denizden 2 stadion
mesafede diye tarif edilir. O döneme ait ölçü birimi olan stadion 185 mt civarındadır.
Kalkedon bugünkü Kadıköy İskelesi, Altıyol, Mehmet Ayvalıtaş Meydanı, Mühürdar
köşelerinin içindedir. Bu sınırların dışına baktığımızda yaklaşık 400 mt
içerisi Yeldeğirmeni Dua Tepe Sokak civarıdır. Koşuyolu tarafına gömüldüğünü ifade
edenler de vardır.
Saint Euphemia.
330 yılında İmparator 1. Konstantin (324-337) Bizans’ı
Roma’nın başkenti yapar. Aynı zamanda Hıristiyanlığı resmen tanır ve Euphemia’nın
gömüldüğü yere bazilika şeklinde büyük bir kilise yaptırır. Öldürüldüğü gün
olan 16 Eylül Yortu Günü ilan edilir. Yortu Gününde mezarı başında tören
düzenlenmeye başlanır. Adının başına ‘aziz-azize’ anlamında ‘Saint’ eki getirilir.
451 yılında Kalkedon 4. Ekümenik Konsili bu kilisede
yapılmış. Bu konsil İsa’nın tanrısal ve insansal tabiatını formüle etmiştir.
Konsil, Hıristiyanların önemli kararlar aldığı yüksek düzeydeki kişilerin
toplantısına deniyor. 14. Yüzyılda kilisenin yanmasından sonra Saint Euphemia’nın
kemiklerinin Patrikhaneye, oradan Roma’ya taşındığı yazılmaktadır. Hatta birkaç
kemiğinin Moda’daki Assumption kilisesinde korunduğu da yazılmaktadır.
Saint Euphemia için kentin merkezinde 4 kilise yaptırılır.
Bunların en önemlisi şimdiki Sultanahmet Adliye Sarayı önündeki hipodrom
civarındadır. Diğerleri Şehzadebaşı (Olibrei), Cibali (Petrion), Edirnekapı (Petra)
dadır.
616 da Sasaniler (Persler) Konstantinopolis’in önüne
geldiklerinde onlardan kaçırılan Saint Euphemia’nın rölikleri yani kutsal
eşyaları, Kalkedon’dan Sultanahmet’teki kiliseye taşınır. 626 da tekrar gelen
Sasaniler burada herhangi bir şey kalmadığına kanaat getirirler ve giderler.
1939-42 yıllarında Arkeoloji ve Ayasofya Müzeleri
tarafından Sultanahmet’te yapılan kazılarda Saint Euphemia için yapılan kilise
bulunmuştur. Duvarlarında Saint Euphemia’nın doğumu, yakılması, gömülmesi
sahnelerini içeren, yaşamını anlatan freskler vardır. 1951 de Adliye Sarayı
inşası sırasında kilise yıkılmış ancak freskolar korunmuştur.
Ayia Euphemia.
Kadıköy’de Çarşı içindeki kilisenin yukarıda yazılanlarla
ilgisi yoktur. Burada daha önce Ayia Basis isimli bir manastır olduğu yazılır. Sonraki
yıllarda Ayia Euphemia adıyla da anılan manastırın yerine 1694 yılında o
zamanki Kadıköy Metropoliti Gabriyel tarafından yeni bir kilise yaptırılmıştır.
1830 da yine o günün metropoliti 2. Zaharias, Rusya’dan temin ettiği mali yardımla
bu kiliseyi büyülterek adeta yeni bir kilise inşa ettirmiştir. Günümüze kadar
gelen yapı bu binadır. Bu kiliseye Euphemia’nin adı verilmiş ve dini mabetlerin
isimlerinin başına ‘kutsal’ anlamında konan ‘Ayia’ kelimesi eklenerek Ayia
Euphemia Rum Ortodoks Kilisesi denmiştir.
1900 lerin Başlarında Ayia Euphemia Kilisesi
Kiliseye uzun yıllar herhangi bir bakım yapılmayınca
oldukça yıpranmıştır. 1993 yılında Metroploit 3. İokem yenilemiştir. 1 Nisan
1993 de bir ayinle açılış yapılmıştır.
2017 Yılında Ayia Euphemia Kilisesi
Kiliseyi sokaktan ayıran yüksek bir bahçe duvarı
vardır. Bu bakımdan sokaktan pek fark edilmeyebilir. Avluya bir kapıyla
girildikten sonra narteks denilen kilisenin ön yüzünü kaplayan camekânlı giriş
bölümü gelir. Ortada kubbe, kubbe köşelerinde pandantifler vardır. Yığma taştan
inşa edilmiş olan Çan Kulesi binanın üst tarafındadır.
Çan Kulesi
Depo içinde bulunan kutsal suya Ayia Paraskari Ayazması
denir. Ayia Paraskeri Ayazması bir sokak alttaki bir apartmanın altındaymış.
Bina sahibi suyu iptal edince Moda’daki Ayia Ekaterini Ayazmasından getirilen su
depoya doldurulmaya başlanır.
Bu bilgilerden iki önemli sonuç çıkarabiliriz.
Birincisi, Saint Euphemia’nin mezarının ve mezarının
yanına yapılan kilisenin büyük bir ihtimalle Yeldeğirmeni Dua Tepe Sokakta
olduğudur. Bu kilisede, Hıristiyanlar için çok önemli olan 4. Ekümenik Konsili
yapılmıştır. Benim, Dua Tepe Sokağından Taşlı Bayır Sokağa saparken köşedeki
binanın altında görüp fotoğrafladığım ve Taşlı Bayır Sokağının İskele Sokağa
dayandığı parselde daha önce çekilen bir fotoğrafta bulduğum tonoz kemerlerin incelenmeye
değer olduğu ortaya çıkmaktadır. Sokağa Dua Tepe denmesinin ve İskele Sokağının karşı parselinde yapılan
okula Saint Euphemia adının verilmesinin boşuna olmadığı görülmektedir.
Taşlıbayır Sokak Başında Tonoz Kemer
Taşlıbayır Sokak Sonunda Tonoz Kemer. Arkada Saint
Euphemia Okulu.
İkincisi, Ayia Euphemia Kilisesinin Kalkedon ile
günümüz arasında bağlantı kuran tek eser olduğudur. Umarım kilisenin duvarı
yıkılıp yerine parmaklık yapılır ve bina meydandan layık olduğu şekilde hissettirilir.
ARİF ATILGAN EKİM 2017