Yeldeğirmeni
SAINT EUPHEMIE
FRANSIZ KIZ ORTAOKULU (KEMAL ATATÜRK ORTAOKULU)
Arif Atılgan
1850 yılında Fransız din adamı Emmanuel d’Alzon
tarafından kurulmuş olan Assomptionist Tarikatı, 19. yüzyılın ikinci yarısında
Kadıköy ve civarında çeşitli kurumlar açmış, faaliyetlerde bulunmuştur. Bu
tarikatın çizgisinde ilerleyen Oblates de l’Assomption rahibeleri de
aynı şekilde Kadıköy’de faaldiler. Oblates de l’Assomtion rahibelerinin
Türkiye’ye (Kadıköy’e) gelmeleri 1894-1895 yıllarına rast gelmektedir.
Gelmelerinin sebebi ise Kadıköy’deki Katolik nüfusun artışı ve bu nedenle daha
önce Moda civarında kurulmuş olan Freres des Ecoles Chretiennes cemiyetiyle
Notre Dome de Sion cemiyetinin okullarının ve din adamlarının yetersiz
kalmalarıydı. Bu nedenle Papa XIII. Leon, Papalığın 2 Temmuz 1895 tarihli
Adnitetibus Nobis baslıklı kararıyla, Kadıköy Latin ve Rum Cemaatlerini Assomptionist
pederlere emanet etmiştir.
Örgütlenmeleri ayrı olsa da onlarla ortak inanca
sahip olan Oblates de l’Assomption Rahibeleri de bu tarihte Haydarpaşa ve
Kadıköy’e gelmişlerdi. 1.Dünya Savasından hemen önce Assomptionist Pederlerin
Kadıköy Cemaati 2000 kişiye yaklaşmıştı. Oblates de l’Assomption Rahibeleri
öncelikle Kadıköy’deki Kadıköy Şifa Hastanesi isimli hastane ile ilgilenmişler
ve bu hastanede 1905 yılından itibaren faaliyet göstermişlerdi. Büyük bir
ihtimalle bu hastane o tarihlerde, Moda, Şifa Sokağı’nda çalışmakta olan
hastane idi.
Rahibelerin 1895 yılında Haydarpaşa da
(Yeldegirmeni’nde) inşa ederek eğitime açtıkları okula ise Kadıköy’ün önemli
azizesi olan Saint Eüphemie’nin adı verilmiştir. Açılışından sonra örgenci
sayısı 360’ı bulan bu okulun, rahibelerin adına kaydedilmesi ise 10 Haziran
1909 yılında olabilmiştir. Bu bina, şimdiki Taşlı Bayır Sokağı’nda, aşağıdaki
dar uzun binadır ve 1906 tarihli Goad Haritalarında üzerindeki 'ecoles des
soeurs' ifadesi net bir şekilde okunmaktadır.
Saint Euphemie Ortaokulu’nun 1906 Goad Planlarında Sadece Aşağıdaki Binası Görünüyor.
Daha sonra yangın geçiren eski binanın bir kat fazlasıyla
yenilenmesi ve diğer binalarında inşa edilmesi için 10 Haziran 1912 tarihinde
Osmanlı Makamlarından irade alınmış, okul İskele Sokağı’ndaki binası ve
kilisesi ile birlikte inşa edilerek bugünkü halini almıştır. 1936 Pervititch
Haritalarında İskele Sokağı’ndaki Bina ve Kilise görünmektedir.
Saint Euphemie Fransız Kız Ortaokulu, 1936 Pervititch
Planlarında.
İskele Sokağındaki yeni yapılan binanın hemen
bitişiğine inşa edilen kiliseye de Eglisia ND Du Rosaire adı verilmiştir.
Kilisenin karsısındaki okula ait arsa olduğu Pervititch Haritasında belli olan
arsada büyük bir ihtimalle Papazın evi bulunmaktadır.
Yatılı olarak ta hizmet veren bu okul
Yeldeğirmeni’ndeki çocukların semt dışındaki okullara gitme zorluğunu ortadan
kaldırmıştır. Okul Moda’daki Notre Dome De Sion Okulunun ortaokulu gibi idi.
Zira Saint Euphemie Okulu’ndan mezun olan öğrenciler Moda’daki Notre Dome De
Sion Okulu’na devam ediyorlardı.
Saint Euphemie Fransız Kız Ortaokulu ve Yanındaki Kilisesi.
13 Aralık 1934 tarihinde yürürlüğe giren ‘Bazı Kisvelerin Giyilemeyeceğine Dair Kanun’ din insanlarının (kadın ve erkek) dini binaların dışında dini kıyafetle dolaşmalarını yasaklamıştır. Yani bu insanlar (papazlar, rahipler, rahibeler) artık ibadethaneler dışında sokakta ve okulda dini kıyafetle dolaşamayacaklardı. Bu duruma uyamayan din insanları Ülkeyi terk etmişler, onların öğretmenlik yaptığı okullar ise kapanmak zorunda kalmışlardı. Kanun 1934 yılının son ayında çıktığı için uygulanması 1935 yılında görülmüştür. Bu anlamda kapanmak zorunda kalan birçok okul gibi bu okul da 1935 yılında eğitimine son vermiştir. Ekonomik sebeplerin de önayak olduğu bu kapanmaların sonunda, aynı yılda, diğerleri gibi burası da Maarif Vekâleti’ne bağlanmış ve 3. Orta Mektep adıyla eğitimine başlamıştır. 1950 yılına kadar ismini koruyan okul bu yıldan itibaren Kemal Atatürk Ortaokulu adını almış ve 1999 depremine kadar öğrencilerine hizmet etmiştir. Depremde bazı hasarlar gözüken binada eğitime ara verilmiş, öğrenciler Acıbadem’de Ahmet Sani Gezici Lisesinin bir bölümüne yerleştirilmişlerdi. Binanın boş olduğu süre içersinde bazı kısımları zaman zaman film seti olarak kullanılmıştı. 2000 li yıllarda onarılıp tekrar kullanılmaya başlanan binada bugün Kemal Atatürk Lisesi adıyla eğitime devam edilmektedir.
Bina Yeldegirmeni’ndeki diğer binalar gibi Art
Nouveau süslemeli tarzda bir yapıdır. Bina içinde ve cephesinde korunması
gereken çok önemli öğeler vardır.
Saint Euphemie Fransız Kız Ortaokulu İç
Bahçesi; Sağdaki Binanın Üst Katı Kilise Alt Katı Toplantı Salonudur.
Son yıllarda okulların ve hastanelerin satılığa
çıkarılmaları ile ilgili haberler gündeme gelmektedir. Bir aralık yayınlanan
listelerde Yeldeğirmeni Kemal Atatürk Orta Okulu’nun da adının geçmekte olduğu
ilgili gözlerin dikkatinden kaçmamıştı. Belli ki bu okula kenarda kalmış semtin
kenarda kalmış binası gözü ile bakılmakta idi. Kemal Atatürk Ortaokulu
Kadıköy’ün çok önemli bir yapısıdır.
1960 lı yılların başında Kemal Atatürk Ortaokulu’nda
eğitim görmekte idim. İlk iki yılımda erkekler aşağıdaki binada, kızlar ise
yukarıdaki binada sınıflarına giriyorlar, teneffüs saatlerinde bahçede birlikte
olabiliyorlardı. Ancak üçüncü sınıfta kız erkek karışmış, bir birimizi tanımış
ve daha modern olmuştuk.
O yıllarda da bu günkü parmak arası terlikler
moda idi. Ancak onları sadece kadınlar kullanır ve adına tokyo denirdi.
Erkeklerde ise espadril denen altı lastik, üzeri mavi bez olan makosenler
tercih edilirdi. Ayrıca mini etek modası ve hula-hop çılgınlığı o yıllara
damgasını vurmuştu. Tokyolu, mini etekli kızların bellerinde hula-hop çemberini
çevirdikleri sokakların estetik görüntüsü bugünkü sokaklarda hayal bile
edilemez herhalde. Ayrıca günümüzdeki popüler bir şarkıda söylendiği gibi
radyolarımız eskimemiş ve çatılara saklanmamıştı henüz. Üzerlerindeki dantelli
örtüleri ile evlerimizin en değerli mobilyası olan bu sihirli kutulardan On Beş
Günde Bir, Radyo Tiyatrosu, Orhan Boran ve Yuki, Türk Müziği, Batı Müziği gibi
programları keyifle ve dikkatle dinliyorduk.
Yeldeğirmeni Kitabım için araştırma yapmak üzere
bu okula gitmiş ve her köşesinin tek tek fotoğrafını çekmiştim. O gün beni
gezdiren görevli, öğrencilik yıllarımdaki bütün hocalarımızın birlikte olduğu,
büyük çerçeveli bir fotoğrafı getirmiş ve önüme koymuştu. Önemli bir fırsat
yakaladığımı düşünerek hemen fotoğraf makineme davranmıştım ki görevli kişi
‘hiçbiri yaşamıyor artık’ demişti. Bu cümle bütün keyfimi kaçırmış, o fotoğrafı
çekmek içimden gelmemiş, vazgeçmiştim.
Kemal Atatürk Ortaokulunun bulunduğu İskele Sokağında
Osmangazi İlkokulu da bulunmaktadır. Türk okullarına isimler genellikle 1950
yılında verilmiştir. Aynı sokaktaki ilkokula Osmanlı İmparatorluğunun, ortaokula
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucularının isimlerinin verilmesi
anlamlıdır.
Umarım çocuklar her zaman semtlerindeki okullara
evlerinden yürüyerek gidebilirler.
ARİF
ATILGAN YELDEĞİRMENİ KİTABI