KADIKÖY’DE ZAMAN
Arif Atılgan
Eski Kadıköy’de yaşamış olan Kadıköylüler…
Kesinlikle 1914 yılında inşa edilen Şehremaneti
binasına girmişlerdir. Okula kayıt için Sağlık Müdürlüğünde aşı olmuşlar veya
Kaymakamlıktan, Belediyeden bir belge almışlardır.
1926 yılında yapılan İskele binasından da vapura
binmişlerdir. Her vapur onların ayrı dünyalarıdır. Vapuru kaçırıp 10 dakika
sonraki vapura binenler sanki bambaşka bir dünyanın içine girmiş gibi olmuşlardır.
1927 yılında yapılan Hal binasının içindeki kargaşayı
görmüşler, binanın içindeki Fen İşleri bürosuna uğramışlardır.
1930’lu yıllarda düzenlenen Parkta gezmişler, Âşıklar
Yolunda yürümüşler, Evlendirme Dairesinde nikâh izlemişler, hatta çoğu orada
evlenmişlerdir.
Postanede mektup, sırasındaki ve arka sokağındaki
meyhanelerde iki tek atmışlardır.
Küçük Tarihi Çarşının içinde alış verişle kendilerini
kaybetmişler, camilerinin ve kiliselerinin içine girmişler, ezan ve çan
seslerinin birbirine karıştığını işitmişlerdir.
Bahariye Caddesinde sinemalara gitmişler, sinema
öncesi pastane ve büfelerde bir şeyler atıştırmışlardır.
Yazlık sinemalardaki tahta sandalyelerde keyifle
oturmuşlar, hem film hem de gökteki yıldızları izleyerek hayallere dalmışlardır.
Moda Deniz Kulübünün içindeki canlı müziği içerden
değil Moda İskelesinden izlemişlerdir.
Moda Plajının tahta iskelelerinde yürümüşler, Kadıköy’ün
tüm plajlarının kumuna kendilerini gömmüşlerdir.
Küçük Moda’da diskoda eğlenmişler, Alman Kampında
‘sevgili’ heyecanı yaşamışlardır.
Yahudilerin hamursuzunu, Hıristiyanların paskalyasını,
Müslümanların ramazanını hep birlikte hissetmişlerdir.
Ramazanda Selimiye Kışlasından gelen top sesiyle
oruçlarını açmışlar, camilerinde teravi namazı kılmışlardır.
Tarihi ağaçlarının altında oturmuşlar, hışırtılarıyla
serinlemişlerdir.
Küçük Çamlıca’daki O Ağacın Altında ve Acıbadem
Yokuşunun çevresindeki yeşilliklerde haşlanmış yumurta ve kuru köftelerle
piknik yapmışlardır.
İlçelerindeki Otosan Fabrikasının ülkemizin ilk
otomobil fabrikası olduğunu fark etmemişlerdir bile.
Bağdat Caddesinde volta atmışlar, pastanelerinde
oturmuşlardır.
Bayramlarda Kuşdili Çayırındaki Bayram Yerine
gitmişler, harçlıklarını bitirmişler, tekrar büyükleri ziyaret edip harçlık
biriktirmişlerdir.
700 yıllık Karacaahmet Mezarlığına bir şekilde
gitmeyeni yoktur.
Eski tahta tribünlü Fenerbahçe Stadının içinde maç
seyretmek için stadın çevresindeki duvardan atlamışlar, açık tribün arkasındaki
alanda mahalle maçı yapmışlardır. Ama hepsi 23 Nisan veya 19 Mayıs Bayramlarında
stadın zeminine ayak basmışlardır.
Yeldeğirmenliler kendi içlerinde yaşamışlar, Özen
Sinemasını özenle korumuşlardır.
Ayrılık Çeşmesi sokaktakiler Ayrılık Çeşmesi
Mezarlığının ürkütücü halini hissetmişler, yıllar sonra Marmaray için yıkılan 18
evlerine üzülmüşlerdir.
Koşuyolu’nun kırlık halinde yaşamışlar, Validebağ
Korusunun doğal halini görebilme şansına sahip olmuşlardır.
Kurbağalıdere’den sandal kiralamışlar, Yoğurtçu Parkta
nefes almışlardır.
Hasanpaşa semtinin insanlarını tanımışlar, Havagazı Fabrikasının
gazının kokusunu koklamışlar, bu sebepten bu havaliye Gazhane demişlerdir.
Neredeyse her sokak başında bulunan İyi Su
çeşmelerinden su içmişler, evlerine su taşımışlardır.
Derelerinin şırıl şırıl akışını izlemişlerdir.
Caferağa’da Adliye Bahçesinde top oynamışlar,
Altıyoldaki Fenerbahçe Gazoz Fabrikasının gazozunu tatmışlardır.
Mimar Melih Koray’ın binalarını beğenmişlerdir.
‘Deniz Otelini geçince..’ veya ‘Deniz Oteline
gelmeden..’ diyerek yol tarifi yapmışlardır.
1984 yılında Kadıköy’ün ilk seçilmiş Belediye Başkanı
Osman Hızlan’ı başkan olmadan önce de bir Kadıköylü olarak tanımışlardır.
Hava kararınca Haydarpaşa-Kadıköy arasındaki koyda seyreden
vapurların ışıklarıyla gelin gibi süzülüşlerini hayranlıkla izlemişlerdir.
Bütün bunlar, daha fazlasıyla Kadıköy’de Zaman kitabımda
yer alacaktır. K-İletişim Yayınları sahibi Kadir Toprakkaya 2018 Nisan ayında
kitabımın okuyucularıyla buluşacağını müjdelemektedir.
ARİF ATILGAN ŞUBAT 2018
Not: Yeni çıkan Kadıköy Gazetesi için köşeyazımdır. Son paragrafı K-İletişimin ricasıyla yazdım.
Not: Yeni çıkan Kadıköy Gazetesi için köşeyazımdır. Son paragrafı K-İletişimin ricasıyla yazdım.
Kaleminize sağlık...
YanıtlaSilBlog yazılarınızda tadı damağımızda kalıyordu, kitaplaşması ne güzel olacak..
Teşekkür ederim. Ama kitabım umarım çıkar. Zira yayıncı arıyorum.
SilDaha açıkçası son paragrafı yazdıran K-İletişim nisan ayında kitabı çıkarmayınca ben yayınlamasından vazgeçtim. Yeni yayıncı arıyprum.
SilKadikoy bu kadar guzel , hissettirilerek anlatilamazdi, zaman yolculuguna ciktik sayenizde...Kitabinizi merakla bekliyoruz.Tasarimpark ta bir soylesi de yapariz insallah.
YanıtlaSilTeşekkürler Nursema Hanım. Tasarımpark için sözüm vardı zaten.
Sil