2 Haziran 2023 Cuma

BİZİM KUŞAĞIN KADERİ

Parkta oturuyorum. Yandaki banka karı-koca ve torunları geldi. Lafla kavga ediyorlar. Birbirlerine 'Söyleyelim artık bu işi beceremeyeceğimizi ve gidelim' anlamında şeyler söylüyorlar. Belli ki karı-koca çalışan çocuklarının çocuklarına bakıyorlar. Ben de lafa girdim. Önce 'Kavga iyidir. İnsanı dinçleştirir. Ama fazla yıpratmayın birbirinizi' dedim. Sohbete başladık.

Yalova'da oturuyorlarmış. Kızlarının çocuğuna bakmak için İstanbul'a onların yanına gelmişler. Dolayısıyla sadece çocuğa bakmakla kalmıyorlar, diğer ev işlerini de yapıyorlarmış. Ama buna rağmen çocuklarına yaranamıyorlarmış.

Dedim ki 'bizim kuşak böyle. İş-gücün yanında önce kendimize, sonra ana-babamıza, sonra çocuklarımıza ve sonra da torunlarımıza bakıyoruz. Buna karşın bize kimsenin bakmayacağını bilelim. Bunu açıkça bize bakması gereken çocuklarımız söylüyorlar. Hatta bizden geçtik, kendi torunlarına da bakmayacaklarını söylüyorlar. Onlar çok egoist. Boş verin. Aman kendinize iyi bakın ve ayakta kalmaya çalışın.’

Bizler Büyük Aile dönemini yaşadık. Yani dede-büyükanne, anne-baba ve çocukların hep birlikte yaşadığı evler… Orada kıpırdamaya mecali olmayan aile büyüğünün her dediği yerine getirilirdi.

Apartmanlaşma büyük aileyi bitirdi. Artık dairelerde küçük aile dediğimiz yapılar var. Anne-baba ve çocuklar. Ama onlar kendilerine yetemiyorlar. Kendilerinin bakması gereken anne-babalarına kendilerini ve çocuklarını baktırıyorlar.

Bizim kuşak her şeyi gördü ve yaşadı. Ancak ağırımıza giden kıymet bilinmemesi. Örneğin: çocukların işi bitince torunun dede-büyükanneye gösterilmemesi. Teşekkür bekleyen yok. Ama torun sevgisini kullanmak olacak şey değil. İnsana ‘Allah bildiği gibi yapsın’ dedirtir. Toruna değil. Torunun anne-babasına…

Bunları anlattım park arkadaşlarıma. Bu arada dünya tatlısı torunlarından yanak aldım. Dedim ki ‘Aman bu bal tatlısının yanında kavga etmeyin. Onun dünyadan haberi yok.’ ‘Haklısınız.’ Dediler.

                                                               Torunlar

Gariptir. Bu yazıyı yazarken televizyonda kadın programcı ile kadın konuğu kendi anne-babaları başka kentte yaşadığı için çocuklarına bakıcı tuttuklarını, kendilerinin ise deprem bölgesindeki yetim çocuklara ne kadar fedakârlıkla baktıklarını anlatıyorlar. Çok eskiden okuduğum bir kitap geldi aklıma. Konu başka da olsa sonuç uygun. Garp Cephesinde Yeni Bir şey Yok.     

ARİF ATILGAN HAZİRAN 2023  

https://arifatilgan.wixsite.com/arifatilgan/single-post/bi-zi-m-ku%C5%9Fa%C4%9Fin-kaderi

http://atilganblog.blogspot.com/2023/06/bizim-kusagin-kaderi-parkta-oturuyorum.html

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder