13 Mart 2016 Pazar

ETİLERLEŞEN KOŞUYOLU (MECİDİYE) MAHALLESİ
Arif Atılgan

MÖ 685 te kurulmuş olan Kalkedon zamanında, şimdiki Koşuyolu ve Tophanelioğlu Caddeleriyle Acıbadem Caddesi arasındaki vadide, muhtemelen şimdiki halı sahaların bulunduğu alan civarında Hipodrom bulunmaktadır. At yarışları yapılması sebebiyle buraları ‘koşu yeri’ olarak anılmıştır. Kadıköy’ün önemli azizesi Saint Euphemie hipodromda kendi adıyla yapılan kiliseye gömülmüş. Sonraki yıllarda tahrip edilen kiliseyle birlikte Saint Euphemie’nin naşı da zarar görmüş. Bugün Saint Euphemie’ye ait birkaç kemik ve onu resmeden tablolar Modadaki Assompsion Kilisesinde muhafaza edilmektedir.

Osmanlı zamanında, çevrede av köşklerinin bulunduğu görülüyor. Validebağda 3. Selim’in annesi için yaptırdığı bağ evi Abdülmecid’in sahipliğine geçiyor. O, köşkü annesi Bezmialem Valide Sultana hediye ediyor. Daha sonra mülkiyet Altunizade ailesine, sonra da Abdülaziz’e geçer. Abdülaziz kız kardeşi Adile Sultan için Kasır ve av köşkü inşa ettirir. Diğer yandan 2. Mahmud’un Küçükçamlıcadaki nişangâh taşı, onun da bu havalide av köşkünün olduğunu belli etmektedir. Osmanlı zamanında da buralarda av için at koşturulduğu anlaşılmaktadır.  

1800 lü yılların ortalarından itibaren Anadolu yakasında 4 mahalle görülmektedir. Şimdiki Koşuyolundan Selimiye’ye kadar olan alanda İbrahimağa, Moda ve çevresinde Caferağa, Kadıköy’de Osmanağa ve Kızıltoprak çevresinde Tuğlacı Mahalleleri bulunmaktadır.

                                                               Koşuyolu

Adile Sultan Kasrının karşısında, Koşuyolunun batısındaki vadiden dere akmaktadır. Yakınında bir pınar olan dere aşağıda İbrahimağa Camiinin üst kısmında Karacaahmet Mezarlığından gelen Seyit Ahmet deresiyle birleşerek Haydarpaşa Deresi olarak eski Et Balık Kurumu yanından denize dökülür. Diğer yandan Adile Sultan Kasrının arkasında yani doğusundaki vadide, Validebağ koruluğu içinden gelen başka bir dere şimdiki Muhittin Üstündağ Caddesi, Alidede Caddesi ve Dinlenç Caddesi istikametinden İbrahimağa Camiinin alt köşesine gelir, o da Haydarpaşa deresiyle birleşirdi.

                                                   Dereler ve Pınar (Mavi Nokta)

1920 li yıllarda Validebağ Koruluğundan gelen Koşuyolu Deresi tonoz içersine alınarak, üzerine şimdiki Dinlenç Caddesi getirilmişti. Derenin suyu fazlalaştığında zemin üzerine çıkarak yolun kenarından akmak suretiyle kendini hissettiriyordu.

                                                 Derenin İçine Sokulduğu Tonoz

1950 lere kadar Koşuyolu bölgesi İbrahimağa Mahallesi sınırları içersinde buğday tarlalarının, bağ, bahçelerin olduğu bir bölgedir. 1951 yılından itibaren bu alanda Belediye ve Emlak Bankası girişimiyle konut sahibi olamayanlar için ucuz konut üretimi başlatılmıştır. Onların ardından Yapı Kredi Bankası ve başka girişimlerle de ucuz konut projeleri gerçekleştirilmiştir. 1951-54 yıllarında Emlak Bankası Evleri Koşuyolu Caddesinin doğusunda, 1952-53 yılında Belediye Evleri ve 1955 yılında İşçi Evleri Koşuyolu Caddesinin batısında, 1957-58 de Kredi Yapı Sandığı Evleri Koşuyolu Caddesinin kenarında, 1962 yılında Cenap Şahabettin Sokak çevresinde Tersane Evleri yapılmış. Yapılan projeler tarihteki hipodrom dolayısıyla olsa gerek Koşuyolu adıyla yapılmışlar. Osmanlı zamanında burada daha çok av amacıyla atla gezinilmiş. Bu sebepten Koşuyolu adının Osmanlıdan değil Kalkedondan esinlenerek konulduğunu düşünüyorum.

                                               Eskiden Kalmış Bir Ev

Projeler gerçekleştikçe oluşan nüfus dolayısıyla 1950 li yıllarda burada Mecidiye Mahallesi ismiyle yeni bir mahalle kurulmuş. Mecidiye, Abdülmecid döneminde gerçekleştirilen yerleşim, yapı, kuruluşlara verilen addır. Bu havalide Validebağ gibi başka alanların da Abdülmecid ile ilgili olduğu belli olmaktadır. Bu sebepten olsa gerek, yeni yerleşime Mecidiye Mahallesi denmiş.

1960 lı yıllarda İbrahimağa Mahallesi yerleşiminin genişleyecek alanı kalmadığı için İbrahimağa Camiinin çevresinde sıkışmış kalmıştı. Koşuyolu ise daha geniş yerleşim olmuştu. Bu sebepten tarihi İbrahimağa Mahallesi iptal edilerek Mecidiye Mahallesi içersine sokulmuş, Mecidiye ismi de buradaki projelerin adı olan Koşuyolu adıyla değiştirilmişti. Bu şekilde İbrahimağayı da içine alan Koşuyolu Mahallesi kurulmuş oluyordu.

1950 li ve 1960 lı yıllarda Koşuyolu Kadıköy’ün en sapa yerleşimiydi. Günde birkaç sefer yapan 5 Nolu otobüsten başka ulaşım aracı yoktu. Yürüyerek gitmek ise uzak ve boş alanların korkutucu olması dolayısıyla özellikle karanlıkta tercih edilmezdi. İbrahimağada top oynadığımız saha kenarından ve o zamanki adıyla Ankara Yolu (E5) köprüsünün altından geçmek cesaret isteyen bir işti.

                                                      1960 larda Koşuyolu

Bu yerleşimi çok severdim. 1950 li yılların sonlarında ve 1960 lı yılların başlarında bazen okul arkadaşımın Koşuyolu Caddesindeki evine giderdim. Semtin sakin hali ile önünde bahçesi olan müstakil evler çok hoşuma giderdi. Çevresindeki dereler ve geniş yeşillikler iç rahatlatıcıydı.

                                               Validebağ Korusu İçindeki Dere

Koşuyolunun Batısından Gelen Dere Biraz Yukarda Yolun Altında Seyit Ahmet Deresiyle Birleşmiş

1973de 1. Boğaz Köprüsü yapıldıktan sonra Koşuyolu, üzerinden geçilen semt olmaya başlamıştı. 5 nolu otobüsün günde 3-5 sefer yapması değişmemişti. Anımsadığım kadarıyla saat 20.00 civarında son sefer yapılır, bu saatten sonrasına kalanlar taksiyle gitmek zorunda kalırlardı.

1980 lerde de Koşuyolu sakin halini koruyordu. Bu yıllar daha çok Kadıköy Maltepe tarafında inşaat faaliyetlerinin hızlandığı yıllardı.

1990 lar Koşuyolunda yaşayanların bence rahat yıllarıydı. Zira hem vatandaşlar araba sahibi olmaya başlamışlar hem de semt toplu ulaşım araçlarıyla daha çok ulaşılır olmuştu. Buna karşılık, Koşuyolu diğer insanlar tarafından yeterince keşfedilmemişti.

                                                  2000 li Yıllarda Koşuyolu

2000 li yıllar Koşuyolunun keşfedildiği yıllardır. İnsanlar kentin içinde, alçak müstakil binaların olduğu çevrede ev alıp yerleşmek istemişlerdi. Hızla mülkler el değiştirmeye başlamıştı. Yeni gelenler evlerini tadil ederek dekor yapıyorlardı. Giderek yapılan tadilat ve dekorlar binaları yenilemeye çevrilmişti. Diğer yandan Metro hattı ve istasyonu Koşuyolu Deresini içine alan cadde altındaki tonozu böldü ve bitirdi. Artık akamayan dere yağmur suyu kanallarından yolunu bulacaktır.

2010 lu yıllar ise yenilemelerin sınırlarını aştığı yıllardır. Yapılaşma hakları sonuna kadar kullanılmaya başlanmıştı. Bunun sebebi çevrede oluşan işyerleri ile rantlaşmanın başlamasıydı. Sonunda çevredeki ticari gelişme bu evlere de yansımıştır. Koşuyolu evlerinin kendileri işyeri olmaya başlamıştır. Zamanla ‘Ticaret-Eğlence’ fonksiyonunun Koşuyolunu tercih etmesi semti bambaşka bir havaya sokmuştur. Koşuyolu Caddesini öteden beri Etiler semtinin merkezinin bulunduğu caddeye benzetirim. Nitekim Koşuyolu da Etilerdeki gelişme ve değişmeyi göstermiştir. Semt Yeme-İçme yerleri ile eğlence fonksiyonunun ağırlık kazandığı bir çevre olmaktadır. Artık semtlerinde iskân etmeye devam eden Koşuyolulular adeta bir mücadele içersindedirler.

                                                        Ticarileşen Koşuyolu

Bugün Koşuyolunda insandan çok araba bulunduğu hissedilir. Artık semtte gezerken eskisi gibi kuş sesleri değil araba motor sesi duyulur. 1912 yılında inşa edilmiş olan Feridun Paşa Camii ve yanındaki köşkü, arazisine hastane yapılmış olan Feridun Paşanın eşi Nevcihan Hanımın evi, ahırları ve  tesisleri ile karşısındaki parkta bugün olmayan namazgâhı bütünüyle korunsa burası semtte ikinci bir Validebağ alanı olurdu.

                                    Feridun Paşa Camii ve Yanındaki Köşkün Kalıntısı

Koşuyolunda yaşayan bir arkadaşımdan dinlediğim, arka bahçelerinde çok sayıda akrep bulunma şikâyetini aktarmak isterim. Burada sokaklar arazinin topoğrafyası sebebiyle çoğunlukla birbirlerine paralel kademeli bir yapıdadır. Arka bahçe mesafeleri azaldığında alt kotta kalan sokaklardaki evlerin arka bahçeleri kuyu gibi olmaktadır. Akrepler kuytu, nemli, loş olan yerleri severler. Dolayısıyla arka bahçelerde fazlasıyla akrep görülmektedir. Doğa ile rant arasındaki tercih çok vahşi.

İnternette Kadıköy Belediyesine girip Ada/Parsel No suyla imar durumu sorgulandığında mahalle olarak Mecidiye Mahallesi çıkmaktadır. Demek oluyor ki Kadıköy Belediyesinin mahalleler listesinin içersinde bulunan Koşuyolu Mahallesi Tapuda hala Mecidiye Mahallesi olarak kayıtlı görünmektedir.

Cihangirleşen Yeldeğirmeni, Etilerleşen Koşuyolu ve sonunda Beyoğlulaşan Kadıköy. Yetkililer buna gelişme diyor. Ben demiyorum.
ARİF ATILGAN MART 2016

3 yorum:

  1. O iki katlı evler de çok yakın bir zamanda imar değişiklikleri ile kaybolur gider sanıyorum. Koşuyolu'nda oturan bir arkadaşım, iktidara çok ama çok yakın birisinin satın almalara çoktan başladığını söyledi...Mezarlığın dibindeki daha önce Darüşşafaka'ya ait olan arsada olanları biliyorsunuzdur.

    YanıtlaSil
  2. Biliyorum. Ona Mim Oda Başkanıyken dava bile açmıştık. Sonunda yapılıyor maalesef. Kşuyolunda da endişeliyim.

    YanıtlaSil
  3. Merhabalar, İTÜ Restorasyon Programında Doktora yapıyorum. Bu dönem çalışma konumuz Koşuyolu Konutlarının Korunması ve Müdahale Kararları. Çalışmayı Kadıköy Belediye'sinin talebi doğrultusunda yürütüyoruz. Bu yüzden uygulanması mümkün olan bir proje süreci içindeyiz. Bu aşamada ilk yapıldığı döneme ait fotoğraflara ihtiyacımız var. Görsel arşiv belgesi bağlamında desteğiniz olursa çok sevinirim.

    YanıtlaSil