1 Kasım 2017 Çarşamba

EUPHEMİA, SAİNT EUPHEMİA VE AYİA EUPHEMİA
Arif Atılgan

Euphemia.
300’lü yıllarda Kalkedon. Bizans Roma İmparartorluğu’nun bir kenti. Kalkedon da Roma’ya bağlı. Henüz Hıristiyanlık kabul edilmemiş. Euphemia, Kalkedon’da yaşayan zengin bir ailenin kızı. Hıristiyanlığı kabul eder. İsa’ya inanır. 303 yılında önce işkenceye tabi tutulur daha sonra yakılarak öldürülür.

Euhemia, Kalkedon dışında ailesinin yaptırdığı mezar binasına, o zamanki adıyla martiriona gömülür. Mezar yeri denizden 2 stadion mesafede diye tarif edilir. O döneme ait ölçü birimi olan stadion 185 mt civarındadır. Kalkedon bugünkü Kadıköy İskelesi, Altıyol, Mehmet Ayvalıtaş Meydanı, Mühürdar köşelerinin içindedir. Bu sınırların dışına baktığımızda yaklaşık 400 mt içerisi Yeldeğirmeni Dua Tepe Sokak civarıdır. Koşuyolu tarafına gömüldüğünü ifade edenler de vardır.

                                                             Kalkedon

Saint Euphemia.
330 yılında İmparator 1. Konstantin (324-337) Bizans’ı Roma’nın başkenti yapar. Aynı zamanda Hıristiyanlığı resmen tanır ve Euphemia’nın gömüldüğü yere bazilika şeklinde büyük bir kilise yaptırır. Öldürüldüğü gün olan 16 Eylül Yortu Günü ilan edilir. Yortu Gününde mezarı başında tören düzenlenmeye başlanır. Adının başına ‘aziz-azize’ anlamında ‘Saint’ eki getirilir.

451 yılında Kalkedon 4. Ekümenik Konsili bu kilisede yapılmış. Bu konsil İsa’nın tanrısal ve insansal tabiatını formüle etmiştir. Konsil, Hıristiyanların önemli kararlar aldığı yüksek düzeydeki kişilerin toplantısına deniyor. 14. Yüzyılda kilisenin yanmasından sonra Saint Euphemia’nın kemiklerinin Patrikhaneye, oradan Roma’ya taşındığı yazılmaktadır. Hatta birkaç kemiğinin Moda’daki Assumption kilisesinde korunduğu da yazılmaktadır.

Saint Euphemia için kentin merkezinde 4 kilise yaptırılır. Bunların en önemlisi şimdiki Sultanahmet Adliye Sarayı önündeki hipodrom civarındadır. Diğerleri Şehzadebaşı (Olibrei), Cibali (Petrion), Edirnekapı (Petra) dadır.

616 da Sasaniler (Persler) Konstantinopolis’in önüne geldiklerinde onlardan kaçırılan Saint Euphemia’nın rölikleri yani kutsal eşyaları, Kalkedon’dan Sultanahmet’teki kiliseye taşınır. 626 da tekrar gelen Sasaniler burada herhangi bir şey kalmadığına kanaat getirirler ve giderler.

1939-42 yıllarında Arkeoloji ve Ayasofya Müzeleri tarafından Sultanahmet’te yapılan kazılarda Saint Euphemia için yapılan kilise bulunmuştur. Duvarlarında Saint Euphemia’nın doğumu, yakılması, gömülmesi sahnelerini içeren, yaşamını anlatan freskler vardır. 1951 de Adliye Sarayı inşası sırasında kilise yıkılmış ancak freskolar korunmuştur.

Ayia Euphemia.
Kadıköy’de Çarşı içindeki kilisenin yukarıda yazılanlarla ilgisi yoktur. Burada daha önce Ayia Basis isimli bir manastır olduğu yazılır. Sonraki yıllarda Ayia Euphemia adıyla da anılan manastırın yerine 1694 yılında o zamanki Kadıköy Metropoliti Gabriyel tarafından yeni bir kilise yaptırılmıştır. 1830 da yine o günün metropoliti 2. Zaharias, Rusya’dan temin ettiği mali yardımla bu kiliseyi büyülterek adeta yeni bir kilise inşa ettirmiştir. Günümüze kadar gelen yapı bu binadır. Bu kiliseye Euphemia’nin adı verilmiş ve dini mabetlerin isimlerinin başına ‘kutsal’ anlamında konan ‘Ayia’ kelimesi eklenerek Ayia Euphemia Rum Ortodoks Kilisesi denmiştir.

                               1900 lerin Başlarında Ayia Euphemia Kilisesi

Kiliseye uzun yıllar herhangi bir bakım yapılmayınca oldukça yıpranmıştır. 1993 yılında Metroploit 3. İokem yenilemiştir. 1 Nisan 1993 de bir ayinle açılış yapılmıştır.

                               2017 Yılında Ayia Euphemia Kilisesi

Kiliseyi sokaktan ayıran yüksek bir bahçe duvarı vardır. Bu bakımdan sokaktan pek fark edilmeyebilir. Avluya bir kapıyla girildikten sonra narteks denilen kilisenin ön yüzünü kaplayan camekânlı giriş bölümü gelir. Ortada kubbe, kubbe köşelerinde pandantifler vardır. Yığma taştan inşa edilmiş olan Çan Kulesi binanın üst tarafındadır.

                                                    Çan Kulesi

Depo içinde bulunan kutsal suya Ayia Paraskari Ayazması denir. Ayia Paraskeri Ayazması bir sokak alttaki bir apartmanın altındaymış. Bina sahibi suyu iptal edince Moda’daki Ayia Ekaterini Ayazmasından getirilen su depoya doldurulmaya başlanır.

Bu bilgilerden iki önemli sonuç çıkarabiliriz.

Birincisi, Saint Euphemia’nin mezarının ve mezarının yanına yapılan kilisenin büyük bir ihtimalle Yeldeğirmeni Dua Tepe Sokakta olduğudur. Bu kilisede, Hıristiyanlar için çok önemli olan 4. Ekümenik Konsili yapılmıştır. Benim, Dua Tepe Sokağından Taşlı Bayır Sokağa saparken köşedeki binanın altında görüp fotoğrafladığım ve Taşlı Bayır Sokağının İskele Sokağa dayandığı parselde daha önce çekilen bir fotoğrafta bulduğum tonoz kemerlerin incelenmeye değer olduğu ortaya çıkmaktadır. Sokağa Dua Tepe denmesinin ve İskele Sokağının karşı parselinde yapılan okula Saint Euphemia adının verilmesinin boşuna olmadığı görülmektedir.

                                Taşlıbayır Sokak Başında Tonoz Kemer
  
      Taşlıbayır Sokak Sonunda Tonoz Kemer. Arkada Saint Euphemia Okulu.

İkincisi, Ayia Euphemia Kilisesinin Kalkedon ile günümüz arasında bağlantı kuran tek eser olduğudur. Umarım kilisenin duvarı yıkılıp yerine parmaklık yapılır ve bina meydandan layık olduğu şekilde hissettirilir.
ARİF ATILGAN EKİM 2017

1 yorum:

  1. Teşekkürler.Sayende Kadıköy ile ilgili Tarih bilgimiz genişliyor.

    YanıtlaSil